Topuna,
tükürdüğümün dünyası,
ülküsü yalan...
rüzgarı,yağmuru
kırığı,çatlağı yalan...
İnanma...
Nefes alamıyorum sıkıyor beni kazaklar
Sinirlerim gergin daraltıyor içimi yasaklar
Bir yol olmalı bir çare bulmalı buna
Yinede bir umut ışığı olmalı aydınlığa
Refah getiren sınırlar koymayan bir yol
Kırık kırık dökük mü dökük avare umut
Bulutlara yüklenmiş rüzgarlara süprülmüş
Yağmura karışmaz sulara versen götürmez
Bilinmez işte umut eser yarım yamalak
Yürümüyor olmayınca olumlu düşünce
topraktan çıkan filizlere bakın;
beyazsa hanımeli değilse sardunyadır,
dolaşır kan rengi gün boyu sokaklarda.
ayak izlerim toprak ile büyür
çocukluğumdan beri vurdukça
Yol haritamı çizerken aklımda
Dağları aştım düzlere ulaştım
Soğuk pınarlara hepten karıştım
Sadece sevdam hesapta yoktu
Bindim öbek öbek bulutlara
Nerde nerde o cesur yürek
Nerdedir içimi kemiren böcek
İrembağı varken ufukta
Konduğum neden kuru bir çiçek
Haydi kalbim haydi sev beni
Sarılacaksın toprağa
Sevdam diye dokunacak
Yanak yanağa koklayacak
Akşam sefası niyetine genzine
çekeceksin...
Buram buram gönlünde
Var git turnam var git vatanıma özlem söyle
Dağlarıma varırken selam söyle o nazlı yare
Hasretlik çökmüşken derinden bu kederli ruhuma
Var git turnam vatanıma selam söyle hasretlik söyle
Kopamadım zalım gurbetten hasretle yansamda
Silahlar patlıyor papatyalar soluyor
Olan yine sana oluyor
Uyan sana be Tunceli
Dağlarına ulu yollarına can dedik
Havana hasret kaldık
Kılıç gibi keskin kaleme
Bilgisi sanki Karundan hazine.
Grameri bir inciden kolye
Neden yalnızsın arkadaşım?
Aldırma hiç kimsenin makamına
Merhaba yıllardan sonra kavuşmak muhteşem!
Sevgili sayfa arkadaşları bu sayfama giremiyorum,bana mesaj yazar mısınız?