Geçmişin bugünlerinde, her anımda
bir tutam sen vardın yanı başımda.
Zaman, senle çok çabuk geçiyordu.
Saniyelerin saatleştiğini anlamazdım.
Girdiğin gönülde erguvanlar açmış,
nilüferler yüzüyor, ay çiçekleri gülüyor.
Sen gülünce,
mevsimler baharda takılı kalmış.
Saatler hep ikindi vakti serinliğinde.
Boynunda küçük bir taş,
mermer ocağı gibi ağır,
kuş tüyü kadar hafif,
dışında isminden bir harf,
içinde sana olan sevgi,
Hani mutluluktan
ağlamak gülmeye dâhildi.
Hani severken
dökülen gözyaşları ibadetti.
Düştün yine düşüme,
gecenin en zifirisinde.
Uyandım gün ağarınca,
kirpiklerim sırılsıklam.
Demiştim ona, karışma işime, diye.
Ölünce çekersin hesaba mahşerde.
Bin ömürlük hayallerim var benim.
İki günlük ömrüm kalmış bu yerde.
Rüyalarda gülüyor, ayıkken ağlıyoruz.
Dur çalar saatim.
Dur, çalma!
Biliyorum sabah oldu,
senden önce uyandım.
Gözlerimi tavana dikip
Hayal etmek;
en güzel dua,
en güzel rüya,
en güzel sevdadır.
Hayalleri senle süslemek;
Hayallerin bir adım ötesi ölüm.
Yaş, haddi aşmanın çok öncesinde.
Dante gibi ömrün ortasına yaklaşıyoruz.
Kürtçe görülen düşleri Türkçe'ye
çevirememe acizliği çökmüş üzerimize.
Haydi kalkalım mı artık?
Saat geç oldu.
Yarın tekrar gelir,
gelecek hayalleri
kurmaya devam ederiz.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!