Günaydın Sema Hanım,
günaydın.
Gününüz
ışıl ışıl aysın efendim,
günaydın.
Nasıl desem ki? Hangi cümlenin kaderiyle oynayıp kederime boğayım? Sanki gökyüzü yıldız dolmuş da bir ben, kör kuyularda kalmış gibiyim. Yağmur yağarken zindanda mahsur gibiyim. Çölde biçare, susuz gibiyim. Öyle garip, öyle mahzun, ölmüş gibiyim. Ses ver balaban, ses ver. Kanatların ger üzerime. Korku kaplıyor yüreğimi. Ölüm değil, çaresizlik yoruyor beni. Yıldızım kayıp, ay kayıp, gün kayıp. Ses vermiyor ay ışığı, huzurum kayıp.
Kışın sonu bahardır.
Baharı beklerim sabırla.
Gecenin sonu aydınlıktır.
Güneş elbette doğacaktır.
Ne hayallere şahit oldun sen eyy güneş.
Hangi hayal menfaat uğruna kuruldu?
Hangi hayal saf sevgiydi?
Hangisi gerçek oldu, hangisi yıkıldı?
Seni yaşamak güzel şey.
Seni özleyince gözüm yaşarır, doğrudur.
Ama inan yüzümden tebessümler eksilmez.
Avucum kum taneleriyle dolu.
Hepsi büyülü gibi, hepsi rengârenk.
Gönül, sevdaya ne bir an dayanır ne bir asır. Gönül, keder doludur, hicran doludur, ışığı sönmüş yıldız gibidir, hasret çeker, muştuya hülyalıdır.
Sevdanın her anı sevdalıya gurbettir. Gecesi gündüz olmuştur. Anıları düşürür, hayaller kurar. Resimlere bakar ağlar, sözleri okur ağlar, sesleri dinler ağlar, yollara düşer ağlar. Sevdalıya sevdalısını hatırlatan her şey düşman gibi yakasından tutar, ağlar.
Gözyaşlarının isyanıyla olağanüstü hal ilan edilince zihinde, 'o' dışında her şey rafa kalkar kendiliğince. Bütün anılar bir film şeridi gibi canlanır gözün önünde. Kulak kabartılınca geceye, onun adı duyulur fısıldayan rüzgârın içinde, gönle düşer yine sevda. Gönül yıldızları arar, gönül kar tanelerini arar, gönül tatlı sözleri arar, unutulmaz tebessümleri arar. Gönül yeryüzünde gülen papatyaları arar, gökyüzünde semayı anar.
Göğsüme bir sevinç doldu.
Öylesine, sebepsizce, nedensiz.
Belki de sen gülmüşsündür.
Ben bilmeden mutlu olmuşsundur.
Dilin sükût etmiş.
Gözlerin dalgın.
Sözlerinin feri kaçmış.
Yüzün bana mı kırgın?
Sevdiğimi söylediğim
ilk cümlem de,
son cümlem de baştan aşağı saftı.
Sevdim.
Sevdim ve hâlâ da seviyorum.
Bıçak izi gibiydi sevdan.
Gün geçtikçe büyüdün bende.
Hasretliğe göğüs germek kolay sanırdım.
Yokluğun, tenimi yakarcasına acıttı yüreğimi.
Yokluğun ölümün diğer adıymış, yokluğun başa bela.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!