Öyle boş gözlerle bakma göklere
Örümcek ağından bir şey bekleme!
Ak günde yüzünü düşürür yere
İnsan alçağından bir şey bekleme!
Bir avuç tuz bastım saklı yarama
Çaresiz bu gönül vurgundur sana
Gözlerime yağmur doldu gelmedin
Güneş ki her akşam batıyor kana
Yüreğimde olan oldu gelmedin.
Bazı sözler sığmıyor ki kaleme
Kağıt aciz, kalem aciz, el aciz
Yüce Mevlâ seslenirken âleme
Kitabını okumaktan dil aciz.
Bu sevdanın kar boran yollarında
Sabrımı bir sele verdim sevdiğim.
İçime süzülen göz yaşlarımı
Avuç avuç yele verdim sevdiğim.
Gel yüreğimden al, kederi gamı
Bir gülüşün bin tabibe bedeldir
Ak ellerinle sil, buğulu camı
Dokunuşun bin çiçeğe bedeldir.
...
Yolum sevda yolu, rotamsa aşka
Hazana çıksa da sevdanın adı
Hayal bile kuramadık be gülüm.
Garip aşıkların olmaz muradı
Bir maksuda varamadık be gülüm.
Kader bizi ilmek ilmek eledi,
Bu akşam duama düştün de yine
Cümleler Sema’ya yol olur anne
Ruhum bürünür bir safir rengine
Dilim kilitlenir, lal olur anne...
Merhamet şehrinde bir gonca iken
An olur, unutamazsın
An olur, ağlarsın
göz kapakların açılırda
iz olur gamzelerinde
yüreğinde sakladığın duaların
diline düşer kanatlanır semaya doğru
Getirmese de seni güneş, yağmur dolu bulutlar
Belli ki bu sükût hoşuna gitti nazlı yar!
Dağlar kilitlense olsa da önümde zırhlı duvar
Beklerim seni ben mecalsiz, mahşere kadar.
Araf'a düşer yolum, akıl ki azat serde
Ah sevdiğim ah, yüreğimde tüten kadın
dilimden düşmez buğulu adın
bende istemedim böyle olmasını
çekerim yıllardır sevda yasını
ne akşamı bulur iç çekişlerim
ne de gün ortasını. ..




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!