Halden bilmeze düşenin,
Vay haline vay haline!
“Ne oldum” deyi şişenin,
Vay haline vay haline!
Ateşi görmemiş sacın,
Gönül hanem zengin, her şey ganimet
Her gönülde kaç imarım var benim.
Sevgi, barış, dostluk büyük bir nimet;
Böyle usta üç mimarım var benim.
Genç yaşımda derin aşka tutuldum,
Tesbih gibi dizelere heceyi,
Dize dize yaşamaktan usandım.
Gündüzüm yok, kurban ettim geceyi
Yaza yaza yaşamaktan usandım.
Rastlamadım bu sevdanın eşine,
Her zaman yürüyor varsılın işi;
Yüce dağ başından aşar mı aşar.
Ölmeden çekilir yoksulun fişi;
Dünyada tesadüf yaşar mı yaşar.
Yoksulu yeniyor varsılın fendi,
Aman dostlar büyük günah işledim,
İki yumurtanın katili oldum.
Ne katiller varken, kendim fişledim
İki yumurtanın katili oldum.
Bu gece yarısı midem kıyıldı,
Bir sahtekâr çarptı bizi,
Kazı, koz diye yutturdu.
Ateş sönmüş, bitmiş özü
Külü, köz diye yutturdu.
Afyonlar verildi ferde,
(Dr. Yılmaz YÜKSEL’e Hitaben)
Perişanım Yılmaz Hoca!
Yatağa düştüm düşeli…
Sızlanırım gündüz gece,
Yatağa düştüm düşeli…
Dallar filizlendi, döndü yaprağa
Çiçeği açmanın zamanı şimdi…
Çiftçiler umutla bakar toprağa,
Gübreyi saçmanın zamanı şimdi…
Açılır dağların çiğdem, nevruzu
Akıl ermez düzenine, fendine
Nalıncı keseri; yontar kendine…
Uyuz köpek düşmüş suyun bendine;
Değirmen kirlendi, un ziyan oldu.
15.01.2017
Savrulmadan / gizli durur; / tane saman / içindedir,
Kâinatta / her ne varsa, / hepsi zaman / içindedir.
Hava, toprak, / su ve ateş; / dört unsurda / gizli Halik,
Var içinde / var olmuştur, / yok olana / kimdir malik?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!