Uyumadan bıkmadınız,
Ya uyanın, ya da ölün!
İktidarı yıkmadınız,
Ya uyanın, ya da ölün!
Köle devri kuruyorlar,
(Cinaslı Rubaî)
Çıkamazdı bir türlü viagracı bey, in’den
Gördüğüm kadarıyla özürlüydü beyinden…
“Yal’ı fazla kaçırmış, ondan olmuş” diyorlar
Hediye gelmiş kadın, bir pezevenk bey’inden…
Ondan asla ayrılamam,
Gönlümdeki güzel başka…
Belasından sıyrılamam,
Gönlümdeki güzel başka…
Güzel olan tüm her şeyi,
Yakınamaz olduk gayri gurbetten;
Sıla da gurbeti aratır olmuş.
Komşuluklar bitmiş; kovdan gıybetten
Sorunu insanlar yaratır olmuş.
Eşik deşik olmuş köyün merası,
Resmin geldi, gurur duydum seninle
Mutluluk yaşattın bana Yalın’ım!
Dik duruşun, kara yağız teninle
Askerlik yakışmış sana Yalın’ım!
Çocukluğun sanki daha dün gibi,
Babamın sulbüne düştüm,
Kardeş sayımız kırk bindi.
Bir gölde yüzdüm, yarıştım
Beni gören geri sindi.
Can buldum bir can içinde,
Tesbih gibi dizelere heceyi,
Dize dize yaşamaktan usandım.
Gündüzüm yok, kurban ettim geceyi
Yaza yaza yaşamaktan usandım.
Rastlamadım bu sevdanın eşine,
Bir vefasız yüzünden, bahtım karadan kara,
Yenemedim kaderi, böyle garip naçarım.
Umut verdi gönlüme, sever gibi bir ara;
Sonradan gülüp geçti, bağrımda kaldı yara.
Bakınca imrenirim, şu mutlu insanlara;
Türkü olmaz benim sözüm,
Çoklarına batar çünkü.
Dokunanı yakar közüm,
Alevlere katar çünkü.
Gerçekler her zaman acı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!