Bu yalancı dünya böyle ezelden,
Sadece üç beş gün Gezer gidersin.
Malesef hiç bir şey gelmiyor elden,
Çoluğu çocuğu üzer gidersin.
Dünyanın kimlere olmuş ki hayrı,
Acısıyla tatlısıyla,
Hayat her şeyiyle güzel.
Dikeniyle, çalısıyla
Rengarenk gülüyle güzel.
Sonuca etme itiraz,
Rabbimizin can verip yarattığı,
Kelebek de güzel, çiçek de güzel.
Karaya, havaya, suya attığı
Yüzlerce, binlerce böcek de güzel.
Yüzleri güldüren baharlar, yazlar
Yüreğimi gazel gibi,
Yakmak var mıydı hesapta.
Karşıma geçip el gibi,
Bakmak var mıydı hesapta.
Vurdun tepeme tokmağı,
Hisar Nurdağı'nın şirin köyüydü,
Gel gör ki taş üstünde taş kalmadı.
Kırk beş yıldır dostluğumuz koyuydu,
Artık aramızda hoş beş kalmadı.
6 Şubat günü tam seher vakti,
Üzerine güneş doğalı beri,
Yıllara takılıp gidiyor insan.
Hazan en son uçuruyor haberi,
Yellere takılıp gidiyor insan.
Süs değil ki hep duvara asıla,
Tamam eyleyerek altmış beş yılı,
Gönlünce bir ömür sürdü Halil Bey.
Lakin son senesi geçti acılı,
Eşini toprağa verdi Halil Bey.
Yanaştı kıyıya bir sessiz gemi,
Bu aşkın sözünü etmeyeceğim
Varsın ölene dek dursun içimde.
Ulu orta yanıp tütmeyeceğim,
Sen bil yeter hala korsun içimde
Eğlenceye döndü seni özlemek,
Küçük bir şehirdir deme nesi var,
Elmaların alı Yeşil Iğdır’da.
İddialı en az Malatya kadar,
Kayısının balı Yeşil Iğdır’da.
Hem havalar sıcak, hem de yürekler
“Çek git dedi şu Iğdır’dan kör şeytan
Mel’unun sözüne uyarak geldim…”
Desem yalan olur vallahi yalan..
Hayırlısı budur diyerek geldim…
Valim “gitme” diye haber gönderdi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!