Konuştu Azrail:
Dedi 'Kalksın ayağa varsa bilen.'
Gök gürledi, şimşekler çaktı
Çıt yok, soluk yok yerde
Yalnızca ürperdi yeşil çimen.
Sallanan şu sarkacın ardında
Saklanır bir kırık aşk hikayesi
Sarkacın ritminde can bulur canlar
Sessiz bir tınıdır gönlümün sesi
Saatin tıkırtısıdır seni anlatan
Nağmelerin dökülsün
Dudağından kalbime
Ey sevgilim sen bana
Şarkılarını söyle.
Dinleyeceğim seni
Saat düştü, zaman parçalandı
Ebediyete doğru
Mekan uzadı sallandı
Sabah dönüşürken akşama
Güneş karanlığa doğdu
Yaşanmamış günler var daha
Yaşamın tadını, rengini anlasana
Ömrün doyulmaz armağan sana
Dönülmez yolun yolcusu sen fani.
Fırtınalr, rüzgarlar yaşamın tadı
Saksağan kuşuydu dallara vuran
Bir yanımdan sarkan soluk mataram
Sağ olsun diye bağırdı, sağ olsun vatan
Komutan saate baktı, vakit tamam
Sol yanımdan fışkırdı işaret fişekleri
Dünden güne aksa da hülyam
Senle başlayıp dursa da dünyam
Senin için ağlarken bile solsam
Aşkını boşaltıp, aşkınla dolsam
Seni anlarken kayıplarda da kalsam
Sen sevmezken sevdin diye sansam
Pis yedililerdik her hünerimizle
Biraz oynar mıydık kaderinizle?
Dört kardeş, yedi dışında benzemez
Dolaşıp dururduk ellerinizde
Pis yedililerdik her pisliğimizle
Yak yazdığım kitapları sevda üstüne
Yırt dizdiğim şiirleri dostluk mestine
Sil ruhumdaki düşleri umut kastına
Bırak beni benliğimle sensiz olayım
Erkekler ağlamaz demişler.
Duyguları prangalarda kilitlemişler.
Gülmessin ayıp olur kadınlar.
Suskunluğa hükümlü, sevgiler, duygular
Peki ya heyecanlar, coşkular?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!