Dün albümleri karıştırdım yeniden
Fotoğrafların daha sıcaktı ellerimden
Hasretin içime akarken gözlerinden
Yaşlar mıydı yoksa süzülen gözlerimden
Dün pişen yemekte kokun vardı yeniden
Sensiz soğuklar daha da zalim
Gün günden perişan olan halim
Yürümeye kalmışsa da mecalim
Sensiz sokaklar artık benim değil
Dünsüz yarınlar yitirdi anlamımı
Dokun bana
Ellerinle kavra yüreğimi
Dokunsana
Tenin anlar ancak sıcak tenimi
Dokun bana
Tablalara yayılır simit susamı
Peynirse tamamlar yemek sefamı
Güvercinler süslerlerken yaşamı
Demli çay, kıtır simit bir lira beyler
Köprülerden sallanırken oltalar
Biz öksüzüz fukarayız
Çok gün ekmek bulamayız
Rabbin fakir kullarıyız
Hâlimize hep yanarız
Gecekondudur köşkümüz
Salıncakta salınırken yaşam
Bir genç kızın derin sezgisinde
Kavgalarla kucaklaşan delikanlı
Kahramanlığın destansı ezgisinde
Kıvrımlarla bezenir, örülür düşler
Acılı göz yaşları anlatır bize
Mutluluk kim bilir nelere değerdi
Hep gülebilseydi gözlerin içi
Yaşam öylesine geçer giderdi
Her yürüyüş başlangıcından yorulup çöküşe kadar
Her biten ve başlayan bir dönüşe kadar
Her solan aydan solan güneşe kadar
En iyi arkadaşımsın benim
Gözyaşları göllendikçe belleğinde
Akıtmam desen de duramazsın
Fırtınalar güçlenir en derinde
Girdaplar ortasında kalansın
Özensizce kavrıyor yüreğimi dillerin
Öylesine savuruyor öteye beriye
Bir sitem yumağı sarıyorken ellerin
Sanırım kalp kırıklarım saplanacak tenime
Ten yarasına tuz basar mı derin sevgi?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!