Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Seyfi Karaca
Seyfi Karaca

Cagir ey kalbim deli gönlüm beni bildigi gördügü duydugu dogdugu topragindan hayatin huzurunda söyleyip yazan, insan divane eylesin..!

  • tımarhane duvarı09.05.2022 - 20:59

    Nüktesi noktasina anlatimin kivrimlari dolanimlari kurgusu izahi aciklamasi betimlemesi fikri öznesi yüklemi yapisi ögeleriyle Dosteyevski öykünmesidir. Yeraltindan Notlar`a benzer kendi kendine konusur diyalogundan, bütün hayati boslukta sallanan ve kendini anlamsiz degersiz yetersiz iradesiz sakli kaliplar altinda sonsuz bozgun ve bogusmalarin esir aldigi yerde bulan birinin, kitaplar arasinda satirlar icinde kaybolduguna bir cikis ve kurtulus yolunun olacaksa eger mutlaka kadin denen varligin hayatina girmesiyle mümkün olabilecegini, bu yoksunlukta da adeta hayalinden gecirdigi kadinlari haz bulanikliginda sekillendirip canlandirirken iyiden iyiye tecavüzcülük etmektedir. Bu bogumda günden güne derinlesen siddetiyle kendi kendisiyle hesaplasirken, birden bire disari attigi sokagin ortasinda carpistigi kadin ( rastlanti eseridir her kurgusu ve aninda yildirim aski yasanir Sabahattin Ali öykü ve romanlarinda aslinda neredeyse bütün teklif ettigi kadinlardan reddedilmistir bu yüzden hayatinin en önemli eksik kalan yasanmamisliklar arasindadir, kadin ve ask konusu ) evin yakinlarda bir yerde mi diye sorarak kitaplarla dolu odada kucaklayip sarilmak istedigi müsterisi oldugu kadin aglayip sizlayan isteksizlikle soguk ve ilgisiz davraninca, öfkeye kapilip en agir ezici itici asagilayici ve kücültücü laflarla bagirip cagiran adam ( öyküde muhtemel kendi yasanmisligini alatan Sabahattin Ali ) acimasizligin en zirve yerinde hic bir tepki vermeden yenilmis örselenmis dagilmis paramparca olmus kadiniin en cok on alti yasinda cocuklugunu henüz bitirmis biri oldugunu dumanli ve öfkeli afayi soguttuktan sonra görür , bu sefer türk sinemasinin cokca isledigi acima ilgi ve yakinlik duygusu cosar köpürür, bu sefer de kendini lanetleyen yaratigin teki oldugunun altini üstünü cizerek, avutulmaya muhtac bebek gibi tükrügünde bogarak delik desik ettigi kizi bagrina basip , ikincisi olmayacak olan yeniden görüsmelere ebediyyen vedalasirlar.

    Son söz olarak neredeyse bütün roman öykü- ve hatta yer yer siirlerinde – sonu ölüm ve hüsranla biter, yasadigi calkantili, kaygan, zeminsiz hic bir yere ait olmayan ve herseyin tezati hayatindan olumlu cikarimlar yapamamanin etkisinden bir türlü kurtulamayarak; ille bir siyasi marka tasima zorunlulugunun kominizm propagandacisi etiketiyle yaftalandigi kalibta kiskivrak dönüp dolasarak, yazdigi roman ve öyküler gibi de ne yazik ki ölümle sonlandi , hatirasina saygiyla sabahattin Ali`nin.
    ( Sabahattin Ali Degirmencesinden basligi altinda yazdiklarimdir )

  • tımarhane duvarı20.04.2022 - 14:24

  • tımarhane duvarı20.04.2022 - 14:22

    ……
    SABREYLEMSiLiK 2
    ……
    Noksansiz bilgi kirliligiyle, deneyimsiz birikimsiz kendi katilimciligini devre disi birakan ekip takim veya kadro kusatmalarinin disinda kalmama korkusu ve mecburiyetiyle zorlayan sartlarin en etkin ve yetkin YAPAY ZEKALISI mertebesine yetistirilip konuslandirilmis olmak, sürekli icöplük yiginagi artiran sonsuz sinirsiz tüketim bagimliligi ihtiyacini tasimak, karsilamak, katlanmak, ödesmek ve tüketmekle icinden cikilmaz sorunlarin soygun sömürü dolasim sistemini doyurup besleyen ölüyü canlandirir insan.

    Gün baslamadan biter orda. Mevsim gelmeden gecer, dügün sevmeden taki merasimine gecer, veya sevdigini sanarak herkesin var da benim niye ciktigim olmasin esigini ucurumlara bölerek kim kimden önce kimin ayagina ilk basacaga ezberden `kinayi yak anne ` cala cigira üc dörtlük ritim dansin agidina sallana kivrana, evrak evetler, evlenir evlenmez de aile ici siddetin birbirini yedirip bogdurdugu kavga nizah gürültü gecimsizliginden her dakka her saniye sag cikan olursa eger, bosanmaya gün sayar…

    Dünya ayni insan tek tipliligi kör kurak cöl kütük kisir ve kabiz noktasinda saplanir kalir orda. Yol hic bir yolculugu özgür iradesiyle, arzusu istegi vicdani akli inanci güvenci bilgisi bellegi bilinci dahilinde ulasimini erisimini saglayamaz. Hic bir yere gitmeden tükenir yasama sevincini icsellestiremememis yitik ve kayip insan mevzuat. Her nereye giderse gitsin, özgürlükten ve öz güvenden yoksun inanci iradesi ilgisi algisi güvenci itibari akli fikri ahlaki sorumlulugu asli gercekligine büyüyüp gelismemis ve özgün degerini katamadigi yasam boslugunun dengesiz ve anlamsizligina tikanip bogularak, tüketim piyasasi cöplügünden dolgulanmis kisilik bozuklugunun cekip cevirdigi hayatini zora sokup sarpaya sardiran sürüklenislerin kulu kölesi olur ve biter insan.

    Her nereye gider durur kalir yürür bozulur dagilir isler dogar yapisir sökülür takilir barinirsa barinsin, beslendigi bagimliliklardan ibaret olan „ siz sakin yerinizden yorulmayin biz herseyi bina girisine kadar kargolar paketleriz „ sürgünlügü yalnizligi ve yabancililigi hic bitmeyen TURISTiK madde mamülü gibi aksesuar seylere imrenir aldanir kanar inanir güvenir harcanir, harcandikca da sigortalar holdingler tarikatlar refeciler mütahitler memurlar amirler bankalar borsalar medyalar reklamcilar pazarcilar her maddeden ve her mamülden MAFYALASMIS tüketim bagmliligi piyasasinin ÜST DÜZEY ZÜMRESINDEN insan ve toplum tipi yapip bozmanin kulu kölesi buyruguna göre öyle ya da böyle ama karsi konulmaz itaatlilikle mutlaka, orda sekillenip vaziyet almayi kaniksar kutsar alisir ve uyusur herkes.

    Yillar yasanmadan eskir cürür orda. Varsil yoksul arasindaki kalici ve kapanmaz makas araligi carpikligi ve celiskilerini, tüm toplum hayatina ve insanlik temel degerleri yerine harci karilarak mayasi yogrulan haksizlik kayirmacilik adaletsizlik eskiyalik zorbalik ahlaksizlik vicdansizlik görgüsüzlük cirkeflik rezillik doyumsuzluk liyakatsizlik serefsizlik duyarsizlik sorumsuzluk onursuzluk bencillik bagnazlik kisiliksizlik ve karaktersizlik cöp ve zibilleriyle dönüp dolasan basina buyruk hayatin, yapan üzen ezen yoran ve kurgulayanlar keyfiyetini doyurup kandirmaya insan ömrünün ve dünya imkanlarinin yetmedigi sorun sarmalinda karsilikli DEGERSIZLIGE cöker cürür ve kacinilmaz sonu sürükleyip getirerek YIKILIR hersey.

    Güven, HAK ve SORUMLULUK meselesidir cünkü INANCIN diregini ve temelini hayatta tutan . Bütün Karsilikli GÜVEN meselesinin de temel diregi SAYGINLIK ilkesi ve ADALET duyarliligidir. Sadece rekor derecesi yüksek basari yahut getirileri gözeterek, inancini güvencesini hak hukuk bilgi beceri kültür dil sanat ilim sevgi saygi emek onur vicdan cesitliligiyle deneyimleyip kazanmamis olan PARAYA endeksli söhret ünvan servet mülk ihtisam tantana gösteris caka fiyaka alcakligi ve düskünlügü, hizina yoluna ve hedefine yetismeye yirtinip kuduran urulu düzen bagimliliklarina sürekli yeni ihtiyac güdümü ve doyumsuz bagimliliklar dürtüsü kirbaclayip kamcilayarak, insan degerini ve yasam kalitesini sifira siler.

    Böylece hic sorgulayamadigi ve sürekli kaygan yasam zeminlerinde KAYPAK insan tektipini mutsuzluk sevgisizlik yalnizlik yoksulluk caresizlik korku kaygi kavga kargasa ve cehaletleriyle anlamsiz degersiz döngülerin tutsak mahkumlugunu harcayip tükendigi, BUYURUCU azinligin kulu kölesi olmaya mecbur birakilan kederini cilesini kötülügünü tacizini yagmasini talanini zorbaligini vurgununu sömürüsünü en agir yasam kosullarinda sürekli SABIRLA SINANARAK, var olan hem güvenini hem de INANCINI yitirip kaybeder insan. Din diyen haydut haramiler sayesinde dinden imandan, kimlik aidiyet kültür ve kisilik diyen sahtekar ve istismarcilar sayesindeyse urundan kökünden soguyup uzaklasir toplumsal bozgun.

    Din yerine dinsizlik, saygi sevgi yerine kin nefret ve kötülük, istikrar yerine siddet gerilim bunalim ve talan tarumar, egitim yerine korku karanlik ve cahillik, ilim bilim sanat kültür yerine kokusmus bitmis cürümüs afyon artirimi imrenti ve yozlasmislik, sorumluluk yükümlülük yerine kosulsuz itaatkarliga sorgusuz sualsiz baglilik, huzur irade dirayet söz sohbet dayanisma katilim paylasim mutlululugu yerine ayrisma kuruplasma ve kindarlik, devlet yerine devletsizlik, hak yerine haksizlik, onur haysiyet yerine mafyalasmis ihanet ve istismar hükümranligi hakim olur böylece heryere herkese ve heryere.

    Tekerler üzerinde döner, yagmanin talanin vurgunun sömürünün carkini cevirdigi e insanligini yorup öldürdügü haksiz huuksuzluga tutsak, kalitesi düsük, kargasasi endisesi huzursuzlugu ve mutsuzlugu haddinden cok gününe ögününe taksitleyip borcuna yasayan kargasa. Sadece fabrika veya HORMON atölyeleri cikisinin ana maddesini degil, tüm yedek parcalarini, tamirini, bulasigini kirini cöplügünü dahil, sigortasini ödemedikce herkesi sistem disina iten ; ve sistem disina itilmemek icin YASAM KOCU endüstrisinin de fiyatini faturasini kefen parasi karsiligiyla ödesen, -tavsiyede daima dogal yasayin ve dogadan beslenin büyütün insanliginizi receteli ucuz ve kolay hazir paket bilgilendirmelerinin servis ve sektör ajandasindan – tabiatin ve doganin dahil hicbir özgün hayatinin kalmadigi zehir zikkimlarda tekerlerin üzerinden hayatin hic bir yerine dokunmadan evden cikip isaretlenmis cadde sokak carsi kiyi iskele fabrika ofis galeri limanlara sarj edip eve dönen; ve oradaki cesette KISIR DÖNGÜ pazar ve borsasini bulan; hayatini harcayip tüketmekle esir ve tutsaktir artik inancini güvencesini yitirip yalniza ve yabancilasmaya ölüp giden insanlik.

    Oysa topraktanuzklasali yarim asir bile gecmediydi ki, TOPRAK, yollarin baglarin daglarin evlerin bile ordan yapilip karilip sivanip yalan dünyanin güzel bahceleriydi ki, insan, özgürlük ilgi akil vicdan inanc bilinc bellek birikim tedarik itibar dayanisma saygi sevgi idrak gibi hicbir degerinden yoksul ve yoksun kalmaksizin, tertemiz havasi suyu ekmegi ocagi odasi bucagiyla, birbirinin hatirli gönüllü yakinliginin kabulünü yürek sicakliginda pisip kavrulan sohbete özeyip imar ederek, toplum katindaki genisligin zengin kaynagindan dinleyip konusan, hicbirseyin ne ötekisiydi ne ayri gayri muhtaci. Herseyini kendi emegi iradesi bilgisi becerisiyle- AKLIN INANCINI hayatin güvencsini ve yasamin SANATINI icra eden- dirligi ve istikrari yorar güderdi. Cünkü damarina zerre kadar kimyasiyla oynanmis zehir zikkim ilisip sizmayan, TOPRAKTANDIR hersey ve toprak; ölülerin bile ebedi istirahat yurdu, yasayanlarinsa öz ve ana vataniydi. Simdiyse pilastikten posetten ekmegini suyunu, karsiliginda siddetli gecimsizlik üretip cogaltan hastalikli sorunlu ve kalitesi hektikli kitlik kiranlara düsük, sevgisiz haksiz hukuksuz inancsiz itibaarsiz hayatinin tüm degerlerinden cigerleri söküle söküle ödesen eziyete mahsus „ siz sakin ola yerinizen kimildamayin, biz sizi sigortasindan ancak ölünce yararlanacaginiz hali hazirliliga paketler kargoyla mezariniza tasiriz „ eylem ve söylemli bitmis tükenmisligini yutkunup sindirmekte insanlik.

    Sorumluluk yükümlülügü üstlenme ve Sorgulayabilirlik iradesi gösterme duyarliligi, cesaretin yordugu ve bilginin destekledigi üretkenlikle, saygin tutarli deneyimli birikimli onurlu istikrarli dengeli mantikli egitimli huzurlu liyakatli imtiyazsiz kayirmasiz torpilsiz hilesiz önyargisiz hak ve hukukun üstünlügünü esas bilen, kasittan hasetten fesattan uzak ve paylasma sevincini önemseyen KARSILIKLI GÜVENMEYi dogurur besler ve büyütür. Toplum topraginda karsilikli Güven duygusuyla dogan beslenen büyüyen hersey, gidasindan iletisim iliskilerine varincaya kadar köklü dirlikli degerli saglikli samimi ve saglam temelli sosyal yapilanmayi örer ve örgütler. Güvencesi ve ÖZGÜVENi olan cesaretin yükümlülügü ve sorumlulugu dengesindense, hem kisiligi karakteri sahsina özgün itibarin ve insanliginda istismara yer vermeyen INANCIN yasam döngüsünü cekip ceviren her alanda SOSYLOJiK OLGUNLASMANIN irade yetkisi zengilnlesip gelisir.

    Aksi takdirde, yani yalana yanlisa talana vurguna soyguna ihanete sahsi cikarciligini önceleyen söhret servet mal mülk saltanat düskünlügünün diledigi keyfiyetin istismar ve tecavüz ettigi bütün toplumsal degerleri yikip yagmalarken duymaz bilmez görmezden gelip SANA INANMIYORUM diyebilmenin- asli INANCINI görsel ve sekilsel kostümlerin modalayip modelledigi, hak sorumluluk elestiri ve yükümlülük baglaminda inancin ve güvencin hic bir TASIYICI iceriyle ilgisi alakasi olmayan sahtekarliga dair- özgün iradesini tanikligini duyarliligini sahitligini samimiyetini tavrini ve cesaretini göstermekle asli degerini bulan Karsilikli Güven hassasiyetini yerinde irdeleyip sorgulayan inceligin ilmi sanatidir. Yani yolunda gitmeyen sorumluluk yetki ve sahibine `senin yalan dolan sahtekarligina inanmiyorum istismarcinin önde gideni ve en düsük capta kisiliksiz karaktersiz sahtekarin tekisin ` diyebilmek de gercek INANCIN ez ve özcümlesidir. Bunu böyle ögretmeyen bütün din tüccarligi veya ideoloji borsasi, kurgulu örgülü plavrasina inandirdikca cok kazanmayi herseyin üstünde tutarak toplumsal hayati bütün degerleriyle sahsi cikarina yagmalayip yikmanin soygun sömürü odagina kapilmis ve kilitlenmis haydut haramiler güruhudur. Ve orda Elit Azinliga tabi, topraktan ormandan yoldan irmaktan dereden gökten denizden bostandan bagdan sevgiden saygidan sudan havadan onurdan bilgiden cesaretten yetkiden kovulmus carpik yapilasma sehirlerine esir ve sürgün, bütün yasamsal ihtiyaclari ÖLÜ HAYATIN kargoda tüketim bagimliligina sür piyasalanmis insan yiginakli kalabaliklarini sürekli ve hic bitmeyen dert bela siddet nefret kusku kaygi endise karamsarlik gerilim bozgun huzursuzluk ve mutsuzluklariyla döner dolasir, soygun sömürülere SAHTEKARLIGINA INANMIYORUM cesaretini gösteremeyerek, alismis kaniksanmis insansiz arac gerece benzeyen hayat. Türkiye gibi BOP ana karargahina ve SICAK PARA isgal borsasina babalar gibi ülke devlet millet varlik ve degerlerini satarak övünen ihanetiyle, „ bizi oluktan delikten süpürmeyin, dilediginiz siparise istediginiz miktar ve vadede limitsiz kullanin „ rica minneine dayali döseliligin müracaatina bas vurarak , elalemin gelin güvey uzuv ve aksamlariyla gerdege girmek gibi bir seydi, tohumlayan hayattansa ihanetin sinirsiz sorgusuz yagma yikim tesekkülü ve tenzilati cöktü cöreklendi dünden bugüne, bugündense „ ati serveti mülkü inanci itibari, türbansiz cüppesiz takkesiz inancimizi ilmimizi insanligimizi yasayamiyoruz sekline giyinip bürünen din ahlak ve ideloji tüccarligi BOP BORSASI sekil suret ve sahtekarligiyla, kapip kacan üsküdari istanbulu toptan ülkeyi ve toyekün toplumu ele güne muhtac mahrum ve mahrum kilan peskeste „ liradan alti sifir silerek ardi arkasi kesilmeyen köklü iflasin dükkan sahibi yapildiydi.

    Türbansiz cüppesiz takkesiz inancimizi ve insanligimizi yasayamiyoruz dediler, her CUMA ibadet gün ve yerlerinde Türkiye Cumhuriyeti`ni BOP plan ve projelerinin yagma yikimina sürükleyen Oniki Eylül cunta darbesinden cogaltilmis ÖZAL sosyetesi Serbest Piyasa gecisli Ocak Kararlari`na, Ciller Gümrük Birligi`ne, Dervis Kemal Duyunu Umumiye Bankerciligi`ne, Avrupa Birligi Ilerleme Raporlari`na devir eslim edilmis silsilelerle geri dönüssüz Kanun Hükmünde Kararnameciligin derinlik ve boyut artiran kurulmus düzenlenmis uygun TOPLUM TiPi`ni yaratma yolunda iradesini sorgulamasini kaybetmis yozlasmaya gösterise kibire yoksulluga mutsuzluga yokluga korkuya cehalete mahrum bagimli ve muhtac aliskanliklarin vitrin sosyetikligini ve zorunlu kabulünü meydan edip mitinge dönüstürdüler.

    Bu yüzden bu günlerde artik TÜRBAN TAKKE kostümlerinden ibaretliligi bütün deger inanc güven ilgi egitim ahlak sanat bilim saygi sevgi onur özgürlük vicdan akil fikir irade cesaret üretim paylasim haric ve yoksunu fiyaka alim satim itibarina sayip, ölüsü dahi hazir KARGOLANMIS özel tezgahtan tüketen küresel PATRONTANRILAR yapilandirmali ; ve YERLI ISBIRLIKCiLIGIN servet saltanat saray görgüsüzlük gösterisliligi ihanet ve SAHTEKARLIK hisse payi ugruna, ayni bozguna herkesi birbirinin ayri gayriligini kopyalayip güttügü korku kaygi kusku süphe siddet taciz nefret kopus cöküs cürüme dagilma bozulma tecavüz yozlasma yagma yikim dirliksizlik gecimsizlik imrendirip dönüstüren, haktan hukuktan kayitsiz ilgisiz fikrini aklini inancini güvencini yitirmis degerler arasinda ilk siraya koyan, BOP PODYUMUNDA evlendikce birbirinden uzaklasip bosanan ve ne bayram ne seyran hicbir ortak sevincin gercek anlam icerikli dengede karsiliginin kalmadigi, FIRAVUN sofralarinda yagma yikim acilimlarina eksiksiz devam eden, yarattigi bütün sorunlarin sucunu sabikasini asla kendi üstüne kondurmayan; ve kaybettigi her secimi kazandim sayan muhalefet sultasinin ortak ittifakiyla ( yüksek milletvekili maasina ve dört yillik yan gelip yatmadan sonra benzer kaymagi kiyakligin ücretli etiketli yüksek avantasina kendini emekli ettirten ) dünü bugune bugünü yarinina degisen dönüsen eylemi söylemli BOP KANKASI kisilik ve karakter kaypakligiyla ve ANTiKA biriktirme merakina, ekonomik siyasi sosyal kültürel her alandaki cöküs yagma yikim iflasini, yeni dertler meselelerle ÖRTBASA baskilayip ( suriye mülteci meselesi örneginde oldugu gibi ) Pekaka ve Fethulmetal kontenjanindan evamliliga diri etkin yatkin uyumlu ayarli kurgulu ve canli tutup, secim sandikli hileden dubaradan sürsaltanatinin devami dümenine arac gerec bakmaktalar.

    Ister mübarek ister milli kendi yalniz yitik yabancilasmasini zor tasiyan, hic bir ilgiye iletisime inanci gücü azmi dirayeti paylasimi katlanmasi kabulü cesareti bilgisi bilinci güvenci ilgisi kalmamis tüketim rafinin tutsak profilli denetim gözetimiyle, yazilmis dogum ölümleri kendine vakti zamani olmayan ve imrendigi PILASTIK CERRAHiLERDEN tutum tavir surat yüz boy beden kostüm ecir kahir faturalarini ödesmekle cebellesen , yapay sahte soyut akil zeka aliskanlik ve bagimlilik iltihap ve irinlerinin dolum bosalimini sürünen ve sürüklenen, paradan alti sifirli halinde mutunda bile degildir artik, her buyuran keyfiyetin talanindan ve tarumarindan dogumla ölümarasina daralmis bogulmus gömülmüs kalmis, öznesi yüklemi robot gecisli gün ve gündem.

    Seyfi Karaca……Nisan / 22

  • tımarhane duvarı17.04.2022 - 21:06

  • tımarhane duvarı17.04.2022 - 21:04

    INANC…
    Yanlisa vurguna bozguna soyguna zulüme zalime özüyle sözünün bir olmadigi bütün celiskili defolu kuskulu güvenilmez deyyus dessas olduguna taniklik eden insanin, toplumsal degerler kistasinda akil fikir mantik bilgi birikim deneyip sorumluluk vicdan duygu düsüncelerle ölcüp tartip yorduktan sonra ORTAK YASAMIN besleyip büyüttügü özgür iradeyle tepkisini ortaya koyarak, sahtekarligin dayattigi ve istismar ettigi yalana yanlisa talana vurguna bozguna… INANMAMAK da itirazini tepkisini askintiya ugratmaksizin ortaya karsi duruslu tavir ve kararllik sergilemek de, toplumsal pusulanin hem inanci hem de ibadeti degerindeki olan dogru göstergesidir.
    ( `Sabreylemsilik `baslikli yazdiklarimdan )

  • tımarhane duvarı12.04.2022 - 16:31

  • tımarhane duvarı12.04.2022 - 16:30

    Mesela Bir dünkü Siirden Bir bugünkü Filimden :
    „ Istanbulu dinliyorum gözlerim kapali / Bir kus cirpiniyor eteklerinde / Alnin sicak mi degil mi biliyorum / Dudaklarin islak mi degil mi biliyorum / Beyaz bir ay doguyor fistiklarin arasindann/ Kalbimin vurusundan anliyorum / istanbulu dinliyorum..“ derken ORHAN Veli, ayni yol iz tutku duyum sanat inceliginin rromanini yazan Sait Faik Abasiyanik`la sürdürülebilir bir hayatin dilini damarini yerli yerinde duyuyor görüyor yeriyor ve takdir ediyordu. Hic kimse digerinin yok ve uzaginda da olsa, „ alnin sicak mi degilmi, kalbimin vuruslarindan anliyorum „ diyen sevgi sayginin onurunda aklinda fikrinde ve hürmetindeydi canli cansiz hersey. Sag ve salimdi de ordaki Istanbul denen dünya.

    Fakat `oldukca gercegine yakin insan avlamak veya dünya yalkalamak ` adina namina söhretine ve sanal medyatikligine güncellemelik ; zamanin tüm sorunlarini acmazlarini celiskilerini sürdürülemez bataklikta kaynastirip buharlastirmaya dair elinde ve cüzdaninda nesi varsa seferber eden PIYASA ve GISE bagimlisi sektörlesmelerin Filmlerinde birinde, `Bütün Saadetler Mümkündür ` metrajlariyla atak yaptirip zaman ayarli hizdan DEPAR yaptirtan Semih Kaplanoglu, her yapimin elbette iletip duyurmak istedigi bir ANA FikiR maddesi oldugu noktasini özetlerken :
    „Ne yani kitap götürüp de burdan kendini okumaya mi kapatacaksin, cik gez dolas hayatini yasa ve tüm okuduklarini sil, bildiklerini unut, ilim bir nokta cahillerse onu artirir yayar, ayakli kütüphane olup da ne yapacaksin ki, olsa olsa cehaleti hic olmadigi yere sürükleyip bulastiracaksin ( Hz Ali alintisini maddeye malzeme yaparak ) „ doldurusa getirdigi bileti kesik salonlara kendi yoksunlugunu asilayip aktarmakta..ki orada bir yerde ne dünya ne alem ne insan ne de Istanbul, talanin tarumarin fosptik cukuru ve Rantiye santiyesinin haramina viran olmus durumda.

    Bu sebeple herkes herkese ayri gayriligi kutsayan yolsuz hirsiz haydut haramisi bol miktardaki, yitik küs dargin kapali uzak birbiriyle hic bir yakinligi ve tanidikligi kalmamis, ortak yasam degerleri talan ve tarumara teslim, kayiplariyla cökmüs cöreklenmisleri kendine TANRI bilerek, ICGÜDÜSEL güdümlü ve bagimliligin ilgisiz kayitsiz cöl ve kuraklarda sürünen matrak maskarasina dönüsür insanina özdes tüm hayat.
    ( Asayis Bozgun Behemal basliginda yazdiklarimdan )

  • tımarhane duvarı05.04.2022 - 16:18

  • tımarhane duvarı05.04.2022 - 16:16

    Ne durduk yere sebepli sebepsiz gitmekti temelli hicten hice, ne de kalmakti hic yerinde sebepsiz sualsiz nicini nedeni belli olmayan kavram karisikliklarinin insanda hic bir anlam deger ifade edip ilgi görmedigi ve yer bulmadigi ucsuz ve bucaksiz yerin gögün talan tarumar oldugu, zaten bozulduysa INSAN, herseyi kendi enkazina benzeterek heryer ve herbirsey coktan BOZULMUSTU.

    Seyfi.

  • tımarhane duvarı26.03.2022 - 15:57