her söylenene itaat edenin, itaatin doğası gereği başı öne eğiktir. baş-gövde açısı arttıkça, 'evet, peki, siz bilirsiniz'in yerini 'neden, hayir, kahrolsun' gibi laflar alır. isyan yakındır.
asla yapamayıp yaptığımızı sandığımız. isyan çaresizlerin değil yüreği adalet aşkıyla yananların işidir. ancak hayvanlar kuyruğuna basılınca veya köşeye sıkışınca ciyaklayarak saldırır. isyan kaybedeceğini bilerek ve bunu umursamayarak bedenini ve ruhunu ortaya koymaktır. isyan insan olmanın onurunu korumaktır.
çok çaresiz kaldığımızda yapacak başka bişeyimiz yoksa bu duyguyu tatmak zorundayızdır... yoksa neden hep köleler isyan eder ki... işçiler meydanlara iner ki...
İsyankar nesil, ''Kapatın şu ışığı, bozmayın şu tatlı uykumu! '' diye isyan eden beyinler. Fakat isyankarlıklar da artık sıradanlaştı...
Giderim alisigim gitmelere
Gerek yok isyan etmelere
işte tam bu gün ve tam da bu saatte.
her söylenene itaat edenin, itaatin doğası gereği başı öne eğiktir. baş-gövde açısı arttıkça, 'evet, peki, siz bilirsiniz'in yerini 'neden, hayir, kahrolsun' gibi laflar alır. isyan yakındır.
'biter bir gün'den sonraki safha
doğduğum güne
yaşadığım kadere
özlemini çekipte
kavuşamadığım birine
İSYAN ediyorum bütün kalbimle! ! ! !
asla yapamayıp yaptığımızı sandığımız. isyan çaresizlerin değil yüreği adalet aşkıyla yananların işidir. ancak hayvanlar kuyruğuna basılınca veya köşeye sıkışınca ciyaklayarak saldırır. isyan kaybedeceğini bilerek ve bunu umursamayarak bedenini ve ruhunu ortaya koymaktır. isyan insan olmanın onurunu korumaktır.
çok çaresiz kaldığımızda yapacak başka bişeyimiz yoksa
bu duyguyu tatmak zorundayızdır...
yoksa neden hep köleler isyan eder ki...
işçiler meydanlara iner ki...
en iyi oynadığımız oyun