Sevdan bir tutkudur yüreğimde,
Söküp atamadığım.
Hasretini belediğim günlerde,
Sensiz olmak var ya seninle,
Kimselere anlatamadığım.
Yağmurun arkasından gökkuşağı tutulmaz,
Yorgun düşen sevgiler bir köşeye atılmaz,
Kara sevda çekenin gözlerinden bellidir,
İlk aşk, ilk göz ağrısı, ilk buse unutulmaz.
Yüce dağın başında rengi beyazdır kışın,
Buzulların üstünde, parlar binlerce ışın,
Gecenin karasında yol alırken yıldızlar,
Mavi atlas içinde Ay beyaz,Gün sarışın.
Dr. Nedim ÜÇAR
Gelinlik çağında köylü kızının,
Bakışı Çamlıca Suyu’na benzer.
Güneşten kızaran mahcup yüzünün,
Gamzesi Antalya Koyu’na benzer.
Saçının telleri âşık sazında,
Lacivert semaya çevir başını,
Yıldızlar gecenin gök taşlarıdır.
Kirpiğin süzerken akan yaşını,
Yağmurlar bulutun gözyaşlarıdır.
Meridyenler geçerken dünyanın odağından,
Boz toprağın bağrına sarı bir gazel düşer.
Kızgın küller savrulur dağların dudağından...
Yürüyen mağmalarda kızıl saçlı gün pişer,
Meridyenler geçerken dünyanın odağından.
Bulutlar sessizce geçer havadan,
Yağmurlar vefasız, yaşlar vefasız.
Kuşlar güz gelince uçar yuvadan,
Ağaçlar vefasız, kuşlar vefasız.
Boz bulanık akan azgın seller var,
Yürü be hey Süphan Dağı,
Koç yiğitler yola düştü.
Düşman sarmış solu sağı,
Yalın kılıç kola düştü.
Top gümbürder, tüfek patlar,
Seraba dönerken çöldeki kumlar,
Ellerim buz tutar kışa yazdırma.
Sabahı beklerken yorgun akşamlar,
Mektubu yuvasız kuşa yazdırma.
Ayrılık bağrımı deler yerleşir,
Bir kır kahvesinde müzik dinlerken,
Hüzünlü havalar yaralar beni.
Bir köşe başında yetim inlerken,
Yıkılmış yuvalar yaralar beni.
Yaylayı sarınca dağın dumanı,
Nedim Uçar Şairin hayatını öğrenmek istiyorum bana bilgi gönderirseniz çok sevinirim site çok güzel şairin şiirleri çok güzel