bugün içimden öyle geldi.
çek şu tekneyi sığa balıkçı arkadaş.
kuralım soframızı motorun kasasına;
birkaç çipura at hünerli ellerinle tavaya,
bir de çoban salatası yanına,
aman rakıyı da unutma haa...
gerçekler günlerimde
düşlerim gecelerimde.
gündüzüm süzülse geceme
yara açar düşlerimde.
sarıp sarmaladım
sakladım düşlerimi,
ey gece
keşkelerle tükenen ömürler bildim
acabalarla harcanan doğrular gördüm
aymaz yangınlara yürüdüm bile bile
yine de çok sevdim pişmanım demeyen sesimi
ve işte bak da gör
gözlerinden şiir dökülen çocuk;
seni gördüğümden beri
gülmez dudaklarım
oysa ki sen hep vardın
benden sonra da olacaksın.
o halde yıkılsın bu tören alanı
parmaklarınla dökülüverdin üzerime,
okumaya çabaladığım
çok sayfalı kitabın ana fikriydin;
insan dedin...
nisan yağmuru gibi bereketli,
yaz yağmuru gibi serindin.
hiç uzak olmadın ki
hep yakınımda, yanımdaydın.
kelepçeler taktılar...zindana attılar.
ama unuttular
ışıklıkta öten minik serçeyi.
duydum sesini,gördüm gölgesini.
ne parada pulda gözüm oldu hayatta
ne de cennetinde.
alışığım ben cehennem ateşi dedikleri şeye.
biz o ateş içinde yana yana sevdik..
yana yana kazandık..
ve yana yana yitirdik birçok şeyi..
bir tekne gezintisinde
ak pak kanatları,
kocaman çığlıkları arasında martıların;
birden takılıverirsin aklıma.
denizin açıklarından öylece bakarsın
hiç tanımadığım gözlerinle.
ne de güzel giriverdiniz günlerime,
ne bilmiş,ne bilgeydiniz.
hoş gelmiş,sefalar getirmiştiniz.
bir ömür geçirdik sizinle
çok da hoştu doğrusu
çok komik ve çok da naziktiniz.
seni seyrettim...
çocukluğunu seyrettim tertemiz sularda.
gençliğini gördüm,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!