Emin ol ki ırmak bakışlı kız
Seni unuttuktan sonra da
Yine böyle titreyecek dizlerim
Kalbim yine bambaşka heyecanlarla çarpacak...
Çünkü ben
Adımı anmayı unuttuğun günden beri
Aşkı kirletiyorum karanlık sokaklarda
En suskun şahidim oluyor gece
Ama bil ki namuslu oluşundan değil
Dilsizliğinden susuyor
Acılar bütün kadınlardan daha doğurgandır bu gece
Ve hissedebildiği için bunca kederlidir insan
Herkes sevildiği için güzeldir.
Bense şairim
Sadece baktığım için gözlerine...
I.
Açıldı işte perde
Çıktı sahneye oyuncular birer birer
Yine çalmaya başladı o şarkılar
Yıllardır görememiş gibiydim yüzlerinizi
Acılar tohumlarıdır şiirlerimizin
Mürekkebidir en güzel dizelerimizin
Kırarak daralan bir göğsün kafesini
Yazılır her akşam kentin yoksul duvarlarına
Bir koyu kızılı ararken gün batımında
Bilmezdim meşruluğunuzun
Kapı ardında
Kopartıp kafalarımızı
Kendi içki sofralarına
Meze yaptığını
Aşka olan açlığımdan
Ömrümün bütün doğrularını bir çırpıda silip
Tek bir yalana inanmaya hazır bekleyişim...
Ve hürriyete olan sevdamdan
Kurtuluş düşleri kuran kumral bir çocuğun
Acılarımın çetelesini tutmadım hiç
Ya da çıkartıp kılıcımı kınından
Savaşmadım tek başıma
Gecenin üzerime saldığı hüzünlerle
Dünyada yazılmış bütün şiirleri ezbere bilip de
anlaşılabilmek için
anlayabilmekle başlamalı işe
bulanık demeden önce
dibini hayal etmeli bir suyun
gülen gözlerimin ardına
Anlatamam,
Tükenmiş bir umutla
Aynı odayı paylaşmadım ki daha önce
Anlatamam,
Hiçbir ölümü öpmedim alnından çünkü,
Bu harika şiirleri yazdıran güzel ve cesur yüreğinize selam olsun, sevgili Melih.
Şiirlerinizle tanışmama vesile olan sevgili Eylem Barış ve Cansın Ünver'e teşekkürü bir borç bilirim.
Sevgilerimle