Çevreme baktıkça iz'anım şaştı
Arsızlık cürmünü ar sanan gördüm
Belli ki kıyâmet hayli yaklaştı
Küfürü, günahı kâr sanan gördüm
Ne hamd-ü senâ var ne Hakk'a şükür
Bu dem nasıl bir dem nasıl bir çağsa
Beynini arayan bedenler gördüm...
Şaşırmayız artık kar kızıl yağsa
Arsıza iltifat edenler gördüm.
Her kime sorduysam hep aynı kanı
Kederle dolu file, inkâr etmek nâfile
Ömrü azdı sevincin, kalbim acıyı tattı.
"Eyvah" düşeli dile, çekilmez oldu çile
Mutluluk gönlüm için üç günlük saltanattı.
Saltanattı yıkılan, tahtımdı yerle yeksan
Ruh bedene girmiş, yol uzun ince
Bazen gam çekecek sızlanacaksın
"Gel! emri gelince, "Kûn!" mûcibince
Çıkışa meyledip, hızlanacaksın.
Gitse de ağrına rahata vedan
Rabb'ini bilen kişi cürme çobanlık etmez
Her âna anlam yükler boşa nefes tüketmez
Bilir ki bir nimete bir ömür şükür yetmez...
Benliğe paye veren hicap duyar, ar eder
Kâinata bakan göz aczini ikrâr eder.
Âcizim; haddi aşmam Rabbime tam taatim
Nezdimizde din İslam, haslet tevazu, ardır
Emrine ram olursam nefsim ne der bilirim...
Âcizim; nefes sayar her saniyem, saatim
Ukbaya giden yolda Resûl'ümden iz vardır
O'ndan ayrı her ânı keyfe keder bilirim...
Murâdım kaderin önüne geçti
Şükür bilemedim, ar bilemedim...
Nefsimi şımartan kırık süzgeçti
Zarar bilemedim, kâr bilemedim
Ömrümü hesapsız hevâya kurdum
Kader pay ederken hayli cömertti
Gözüme emanet yaş aramadım...
Gönlüme kiracı amansız dertti
Atmayı denedim...başaramadım.
Zehredip içime hergün aşımı
Arı ol öz topla peteğe taşı
Ter çiçek kokarsa bal rafta kalmaz!
Sanma ki beyhûde, boşa uğraşı
Gayretin zay olmaz, ârafta kalmaz.
Zaman sele benzer; katar önüne
Aşk dediğin buysa, istemem...kalsın
Her sözün sineme ok bundan sonra.
Varsın hüzün selin kapımı çalsın
Kahrına sebebim çok bundan sonra.
Benzetip çehremi güle, nergise
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!