Aklıma değdikçe
Şehrin gürültülerini kulaklarına
Kama yapmış adamlar
Yırtılan erguvan ağaçları yeniden açar,
Lanetli kışlara
Ankalar çekilse,
Uzandım güneşin kıyılarına vakit çok geç…
Uyandım gecenin kör bir vaktinde
Kör bir akrep soktu düşlerimi,
Tutundum bir güvercin kanadı umutlara,
Yağız atlar yığıldı yangın soluklarıma…
Ver yansın edeceğim yarasaların düşlerini,
Zemheride açan çiçeklere şahit olacak mevsimler,
Damarlarımda şaha kalkmış atlar zindan uğultularından,
İnce bir sevda türküsüdür bileklerimize konan kelebek,
Bütün kuşlar bizi selamlar pusuya yatırılmış korkularımızda,
Valizleri hazırlayın kaçıyoruz………
Valizleri hazırlayın
Elbiselerinizi de
Ha unutmadan..pusatlarınızı da alın..
Çok yemek yeyip ağır olmayın
Kalbimin Dileği
İçimde sana gelme isteği
Birlikte gezebilmek bir yerleri
Elele tutuşabilmek belki
Belki ziyaret edebilmek hayvanat bahçelerini
Bir hüzün nehri akar gözlerimin altından
Kabilin murdar baltasından çıkmış ölüler mezar ararken düşlerimde
Can evimde morg, hakikat ağzıma bırakılan sessiz çığlık.
Savaştıkça sakallarımıza erken düşen kar
Kibirli yalnızlığın penceresinden çıkardığımız,
Yangınları ağzıyla ölü askerin matarasına dolduran adamlar.
Vazgeçmek yok
Dirilt ademi yüreğinde yeniden
Eylem sür sabahın kuruyan dudaklarına
Bak gelincik tarlalarına,
Kepenk indirmiş kuşlar eleğim sağmalardan.
Yıldırımlar fotoğrafımı çekiyor sürgünlere
Ölü kuşlar uzanmış artık düşlerime,
Faili meçhul cinayetler vurulmuş alnımın ortasına,
Çocukluğumdan kopup gelen bir cemre,
Düşecek yer ararken yüreğimde,
Zulüm adam öldürmez
Zulüm adam öldürmez
Yani yavaş, yavaş öldürür diyorum,
Önce hoş geldin der, hücreler sana,
Cellatlarla tanışırsın,
Tasarlanmış bir korku atkı gibi takılmış boynuma,
Oysa
Denizden esen bir rüzgar Kederli davullar çalıyor kulağımda,
Eğilmiş bir zorba zehirli kuyulardan içtiğimiz su bu olmamalıydı
yüzü koyun hücredeyiz, eskimiş mazbatam hazırlanmış kirli ellerde,
Çürümüş bir ceviz içindeyiz halen,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!