Bir yangın sonrası geçiyoruz
Nevrozlu bahçelerden,
Buz tutmuş karanfiller
Liseli kızın kitabında
Hüzünlere müebbet,
Tebessüme son fasıl.
Bir akşam vaktim vardı benim,
Hüzünlerle seviştiğim
Toroslar’dan yukarı çıkan
Bir tren ıslığı idi dudaklarımın arasında
Mavi güvercinlerin direnci.
Vahşi atların kişnemelerine karışmıştı,
Hamam böcekleri geziyor yine caddelerde,
Ayaklarında takunyaları,
Kırmızı balonlar patlatıyor fareler barlarda,
Taksim meydanında bir kurbağa şarkı söylüyor
Star adayı olduğunu düşünüyor kendince
Ta ki yanından bir kokarca geçinceye dek,
Katil balinalar dolaşıyor İstanbul sokaklarında
Kötüye yorumlanmış düşleri ayıklıyoruz çakıl taşlarından
Kim dayanır Kerbela’da öldürülmüş canlara
Bayram gelmiş doya, doya ceplerimden girmezken içeri,
İşportaya düşmüş tebessümler oturduğumuz semtlerde
Katile bile sığınaktı
Hani uykular
Bak süngülerle girdiler düşlere,
Yürümesin diye
Beynimizin içindeki dağ
Kıyameti çattılar
(mor bir yıldırım düştü 2)
Kara önlükler giydirme bedenime,
ırmak renginde olsun elbisem,
Rengini ben seçeyim,
olsun isterse en kötüsünden,
İskeletlerin ağzından
Bir ölüm kusacağım sulara,
Uzun gemiler yapacağım
Tımarhane bahçesinde açmış
Söğüt ağaçlarının gövdesinden,
Bir sağdan, bir soldan, bir ortadan,
Mecburi ikametgahlarına
Postalandı adamlar….
Gönderli öğe…Te Cetveli
İp, hücre, başkesen, koltuk güçleri,,,
Alıcı ….
Hücrede telaş,
Adımı soyadımı sormaya girmiyorlar hücreye
Akılları sıra korkutacaklar,
Dayak atacaklar,
Sokakta görüp te bu ahmaklara
Beh desen al sana bilmem ne derler
Bir gemi kalkıyor,
Yalnızlık durağından,
Asılmaya giden iki adam,
Sorgu için alındıkları işkence hanede
Kendi idam haberlerini duyuyorlar, radyodan
Telaş,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!