Sitem sana Türkiye'm, sana aziz milletim 
Dilim dilim derimi yüzüyorlar nerdesin?
Öksüz kaldı lisânım, geleneğim, âdetim
Hoyratıma, türküme kızıyorlar nerdesin?
Türkçe konuşuyorum, seninle aynı dilden
Nasıl anlamıyorsun düştüğüm korkunç hâlden?
 
Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir  ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur...  
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...
Devamını Oku
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...




"Sitem sana Türkiye'm, sana aziz milletim
Dilim dilim derimi yüzüyorlar nerdesin?
Öksüz kaldı lisânım, geleneğim, âdetim
Hoyratıma, türküme kızıyorlar nerdesin?"
Muhteşem bir sitem şiiri... Kerkük Türk'tür.
Güçlü kaleminizi, sağlam yüreğinizi kutluyorum.
Selam ve saygılarımla...
"Sitem sana Türkiye'm, sana aziz milletim
Dilim dilim derimi yüzüyorlar nerdesin?
Öksüz kaldı lisânım, geleneğim, âdetim
Hoyratıma, türküme kızıyorlar nerdesin?"
Muhteşem bir sitem şiiri... Kerkük Türk'tür.
Güçlü kaleminizi, sağlam yüreğinizi kutluyorum.
Selam ve saygılarımla...
Malesef emperyalistlerin oyununa figüranlık yapan iç düşmanlar olduğu müddetçe bu durum yaşanmaya devam ediyor. Yüreğinize sağlık. Tebrik ederim.
duyarlı yüreğinize sağlık. birlik dirlik sözde değil özde olmalı.
Bu şiir aşikar olarak türklüğün kökten yok edilmek istendiğini adeta haykırarak duyurmak isteyeyip,acil olarak yardım ellerimizin uzanmasını isteyen S.O.S. etkisinde müthiş bir şiirdi..Çok duygulandım,ırkımız için soydaşlarımızı için de anlatamıyacağım kadar büyük hezayana kapıldım..Yüce Allah'ım yardımcıları olsun.."Günün şiiri" seçkisiyle haklı bir tercihle taclandırılan,her yönüyle örnek niteliğinde ki okunması inanılmaz etkileyici bu güzel şiiri ve değerli şahsınızı canı gönülden kutluyor,selam ve saygılarımı iletiyorum..
maalesef demekten başka bir şey gelmiyor bide dua etmekten
dört bir yanımız kan ağlıyor ve nereye yetişeceğimizi şaşırır olduk bu zamanda
ama bunlarda geçecek inşallah saygı ve selamlarımla
Bir bölgedeki açık asimile ve ve yok etme çabasını kaleme almış şair vatan sever yüreğe sonduz teşekkür ediyorum az ötemizde bizden olanlar bu zulmü yaşıyor
Tarihe ışık tutan bir şiir okudum kutluyorum ozanlık bu
Tarihe ışık tutan bir şiir okudum kutluyorum ozanlık bu
KERKÜK AĞIDI
Kenan Çarboğa’nın şiirine nazire olarak yazılmıştır
Türkiye’de yaşayan Türk halkına sözlerim:
Katiller öz yurdumda geziyorlar nerdesin?
Tarihe mal olmuşken türkülerim, sazlarım
Tellerini kopartıp bozuyorlar nerdesin?
Vurmak için hedefi tam da orta yerinden
İskan politikası uygularlar derinden
İnsanımız ölürken kahrından kederinden
Bunlar saman altından sızıyorlar nerdesin?
Yangını çıkaracak yerleri bilen onlar
Nüfus kayıtlarını sinsice silen onlar
Sonra da arkamızdan pişkince gülen onlar
Yezidlik deryasında yüzüyorlar nerdesin?
Türkmen’iz zalimlere sinirlenip çatarken
Mazlumun ellerini sıkı sıkı tutarken
Ta derinden kalplerden kalbe düğüm atarken
Atılan düğümleri çözüyorlar nerdesin?
Çağ açıp çağ kapatan ecdat torunu diye
Güçlü Türkiye bunun bariz ürünü diye
Kurmayalım kendimiz büyük yarını diye
Kanlı postallarıyla tozuyorlar nerdesin?
Düne kadar dağlarda eşkıyalık yapmışlar
Dinsizliğe Hak gibi pervasızca tapmışlar
İyi bir yol diyerek kötü yola sapmışlar
Kerkük coğrafyasında uzuyorlar nerdesin?
19.02.2011 Ankara
Bu şiir ile ilgili 15 tane yorum bulunmakta