Koskoca yılların ardında kalan
Gönüller yaralı gözlerim yorgun
Geçmişe baktıkça hep ömrüm talan
Yüreğim yaralı sözlerim yorgun
Dalgalı denize benziyor hayat
“Elestü birabbiküm” diye sordu Allah’ım
Ezelde söz vermiştik, Sen bizim Rabbimizsin
Dünyalık işimizde, şahit tuttuk Allah’ı
Hesap günü gelince, tutmayanlar düşünsün
Söz verip de tutmayan, şeytana kulluk eder
Şu ağızdan bilsen çıkan sözleri
Aklından geçen bin bir türlü hileyi
Niye görmezsin gelen tehlikeyi
Rabbim bilir şu yürekten geçeni
Ne söylersen söyle, inanmam sana
Şu canı yakan ne candır, ne canan
Canı yakan şu bedendeki kalptir
Açsan bak içinde vardır bir torba kan
Suçlu kan değil, yürekteki şeytandır
Girdin mi küfüre düşürür delalete
Şu diline haber eyle
Sözlerinle can yakmasan
Gözlerine bir şey söyle
Sağa sola hiç bakmasan
Dostum diye el uzattım
Şu dünya yanıyor, var-mıdır aslın
Kerem değilsin, olmayacak aslın
Sen eğlenirken yok oluyor aslın
Şimdi olsaydı, ne yapardı aslın
Ana ağlar, bacı ağlar, can ağlar
Şu dünyada
Gün doğup da sabah olurken
Ufuktan yeni güne merhaba
Bak güneş doğarken
Seherin yeliyle nur yağıyor her yere
Açılan taze güller, kokusunu yayıyor
Körler gibi yaşayıp sağır gibi gezerken
Dünya alem yanıyor, sen nerede yaşarsın
Zenginler birlik olmuş, garipleri ezerken
Sen de hangi akılla şu dünyada yaşarsın
Kim kiminle yakın dost inan hiç belli değil
Şu dünyanın malına, aldanıp kanma sakın
Gece gündüz uğraşıp, ruhuna etme zulüm
Eğer zengin olsaydı, hamala dönüp bakın
Ekmek alıp yemeye, parası yok be gülüm
Dolapçı beygiridir, her bir işe koşarken
Ne selpak bildik nede peçete
Bir ayna, bir tarak bir mendil cebimizde
Jöle yokken, limon sürdük saçımızın teline
Bir eşofman takımı,üç kardeşin elinde
Ana baba sevinirdi, kavgasız gürültüsüz giyince
Giyer gezerdik kocaman yakalı gömlekle




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!