Hüner değil, artık şiir yazmak
Suskunluğa büründü, şair
Yazmak denince
Aşk gelir ya, akla
Şiir değil artık, aşka dair
Yetmiş yıldır yürürüz, bu yolda
Nereye çıkar, bilmeyiz
Çok mu uzaklaştık acaba; hayattan
Geriye mi dönsek
İyi de hangi yoldan yürüdük
Hangi sapaktan geçtik
Yaşam saatini kendi isteğine göre kurar
Ne tavsiye dinler, ne okunan ezan duyar
Cumaları belki de, ne cami yoluna uğrar
Bir yaş daha devirir, yılbaşı Müslüman’ı
Kurban kesmekte düşünür hep kesesini
Yağmur yağıyor, ücra köşelerime
Rüzgarla toz bulutuna döndü; umutlarım
Şimşekler çakarken yüreğimde
Yakıyor düştüğü yerden, yıldırım
Dağıldı; parçalandı; kaldırım
Önce dostken, olduysa düşman
Yaptıklarından olmazsa pişman
Böyle duruma zordur alışman
Takma kafana, yol ver gitsin
Yanında geçer, en zor günü
Berzaha gecikir, ruhum
Ve ışığı yutar, nurum
Beyaza döküldü; kurum
İnan
Seninle değil zorum
Doğarken bilseydik ölümü
Gençlikte yaşlanır
Nefes fiyatıyla alırdık
Toprakta ki dönümü
Yunus gibi
Yürek ağlar, içerler, gönül kalbi kasılır
Sevda bir yandan, ecel bir yandan asılır
Gözyaşı tek teselli, avuçlarda basılır
Ve sen, yüreğinin götürdüğü yere git
Kal diyemez yürek, git der yalandan
Bir boşluk mu arıyorsun, bir ara
Yürek destekli
Kalbime girmek için
İşte bu çok zor
Benim kalbim bir kor
Lav misali




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!