Ağladım yağmura deliler gibi,
Sevdanın kanunu nasıl amansız.
Yağmur gözyaşımı kabul etmedi,
Aşkın yüreğime düşmüş zamansız.
Adını anarken titriyor canım,
Söyleme derdini yüreğim, sevinmesinler,
Zevk almasınlar çektiğin çilelerden,
İçine gömüldüğün kederden.
Söyleme, hüznünden haz duymasınlar,
Söyleme derdini yüreğim,
Duyurmasınlar.
Yine alıp beni düşürdün yollara,
Yine yağdırdın başıma sevda şarkılarını,
Kanamaya başladı yine yürek yaralarım,
Acılarım yine birer dev kesildi karşımda,
Gözlerim kaldı yaşlar içinde yine,
Yine düştüm bitmeyen yollarda
Unuttun mu anam-babam, unuttun mu?
Nice bir ayrıcalıklıydık bu ölümlü dünyada,
Biz ikimiz, öz çocuğuyduk Tanrı ‘nın,
Tanrı ‘mızı baba edinip sığınmıştık kucağına,
Melekleriydik,
Kullarıydık,
Sesin güzel, yüzün ak,
Sanki suda bir zambak
Aynadan daha parlak,
Seni sevmek şok kolay.
Kokun sanki bir ıtır,
Sen bana denizden bir hatırasın,
Yine dalgalandın, sisleniyorsun.
Ya giden gemide ya kayıktasın,
Bana martılarla sesleniyorsun.
Ipıslak yosunsun ıslak kayada,
Seni her anışta böyleyim işte;
Yüzümde sonbaharların hüznü,
Avuçlarımda boşluk, ellerimde umarsızlık,
Bedenim iğneli fıçılarda ve kan revan içinde,
Yüreğim küllenmemiş yangın yeri,
Kemiklerim teslim olup gitmiş sızılara,
Bu yurda canımı feda etmezsem;
Albayrak yüzüme-gözüme dursun.
Uğrunda kanımı eğer dökmezsem;
Albayrak yüzüme-gözüme dursun.
Yurda gözdikene karşı durmazsam;
Ben seni, denizi gözlerinde taşıdığın için seviyorum,
Yosun kokularını saçlarında,
Sedefi, ellerinde,
Fildişiyi yüzünde,
Güneşi dudaklarında taşıdığın için seviyorum,
Onun için kafiyeler arıyorum hasretinde
Seni nasıl unutayım anam-babam
Bu sarı başaklar böyle dalgalanırken?
Bu buhar topraktan böyle yükselirken,
Bu güneş kayalıkları böyle yaldızlarken,
Bu serin gölgeler ikindi güneşinde böyle uzanırken?
Ben seni nasıl unutayım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!