sızıverdi yine ömrümüze.
mütevasızca,
küfrünü,hüznünü vurarak yüzümüze.
geldi hazan...
kekremsi bir tat vererek
sığındı gönlümüze.
vanda yanık tezek kokusu,
muşta tandır ekmeğinin o mis kokan buğusu,
ve malatya pınarbaşında buz gibi soğuk su dururken;
ne işin var istanbulda?
turan emeksiz caddesinde yitirdiğin sevdiğini,
gelmiş aksarayda ne arıyorsun.
bakmayın şiirselliğime,
kırılası ellerim,
yazamıyor artık aşk dolu nağmeler.
yazamaz zaten;
tutmadılar hiç bir eli sıcacık,
aşkı bilemezler.
git be çocuk....
uzak dur benden.
dedimya aşka vaktim yok.
ben memleketinden iletişim okumaya gelmiş,
boş zamanlarındada siyaset yapan.
hangi hikayenin kahramanlarıyız biz,
hangi filmin başrolleri? ..
yalancıktan atıyor yüreğimiz aşka,
hikayeden titriyor avuçlarımız.
biz seninle aslında
bir hurafe inancıyız.
ben seni gizlice sevdim
sakladım adını herkeslerden
kimselere bu aşkı söyleyemedim.
beş parasız akşamlarımın
ve serseri hayatımın yanına adını yazmayı;
kendime yediremedim.
bahtiyar yaşadığımız uzun yıllardan sonra
bak, istemesekte ayrılıyor yollarımız
gel dostça ayrılalım
bakınca tebessüm olsun dudaklarımızda
o acemice yaşadıklarımız
inan böyle olsun istemezdim
bir akşam üstü vazgeçtim senden
bir akşam üstü vazgeçtim çocukluk özlemlerimden.
oysasağlam delillere dayanan bir aşktı bu.
tek şahidinin bile olmamasını çocukluğumuza ver;
haylazlığımızdan becerebilmiştik,
elele tutuşmaları gizli bir operasyon niteliğinde kamufle etmeyi.
Tüm hüzünlerini geride bıraktı,
Mutluluklarını da.
Ceketini dahi almadı,
Çırılçıplak gidiyordu.
Bir tek sarmaşığına üzüldü,
Çünkü tek geride kalanı oydu.
sana aşk demek istiyorum,
lakin anlatamaz üç harf seni.
anlatamaz üç harf bendeki güzelliğini.
sana umut demek istiyorum.
lakin anlatamaz hiç bir beklenti seni.
saygılar kimin yiğeni: :)) şiirlerini okuyorum irfanım. brawo yani uspirin BAKIRCI:pp