Harcadım akıllı akıllarımı,
Bozuk para misali yar yoluna...
Sermayeyi serdik,
İpe un misali kâr yoluna...
Akıllı akıllardan ziyan ettik amma;
Çok şükür kazandım deli akıllarımı...
Siz Bomonti’ye ya da Moda’ya giderdiniz,
Biz pancar tarlasına ya da nohut yolmaya…
Siz viskinin alasını içerdiniz,
Biz ayranın ekşisini…
Bir baharın var be dünya,
Ben güzünü neyleyim...
Yazın sıcak kışın soğuk,
Derdin pek çoktur neyleyim...
Yükün ağır kaldırmak zor,
Yüz on ülkeden geldi çocuklar, Türk dili güzel
Olimpiyatlarda duygu sel gibi aktı, Türk dili özel
Karaman Türk Dilinin Başkenti diyoruz ama;
Çirkin kelimelerle kullanıyoruz hem özel, hem de tüzel…
Çocukluğumu Geri İstiyorum
Mutluyduk biz, kuzu güderken kırda,
Yemeğimiz pişerdi, teflon değil bakırda.
Cennet huzurunu bulurduk, kuru bozkırda,
Nerede benim o mutluluğum, geri verin.
Çöl yoktu Leyladan önce,
Mecnundan önce
Ateş yakmazdı seveni.
Çöl Leyladan öğrendi sevmeyi
Çatladı taşlar kum oldu.
Çok dağıttık bu aşkı çok
Biraz mehtaba
Biraz ormana çamlara
Biraz göle
Biraz dağlara
Dağdaki taşlara
Çok uzun bir hikaye idi bizimki,
Çok uzun ve çok içli.
Şimdi artık
Hiç yaşanmamış gibi,
Kaf Dağının ardında gizli.
Çöplüğünden otlandığın şehre, sen kadı olamazsın
Altını kirleten fikirsiz aklına, sen dadı olamazsın,
Eder değerinin yüz katını verdi bu toplum sana;
İnsansın, uğraşma, şeytanın Karaman kanadı olamazsın.
Ne cüsseli insanlar gördük
Dağ gibiydiler…
Bir karanlık çukura girdiler
Şimdi kara yerdeler,
Bilinmez ne haldeler.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!