Hayallerim olmasa...
Gezdiğimiz sahiller, şimdi bomboş ve ıssız
Sensizliğin girdabı, acımasız, zamansız
Bu kocaman şehirde, kaldım öksüz ve yalnız
Seni bulmam imkansız, hayallerim olmasa.
Gönlümü çektim sanma
Bu sevdanın yasından
Salımı denize ittim
Koptum şiir faslından
Sandım ki uzaklaştım
Bazen suskunluk,
en kalabalık cümledir.
İçinde birikmiş kelimeler,
sahiplerini yitirmiş bakışlar,
ertelenmiş vedalar taşır.
İçimde, kimsenin haritasını çizemediği bir ülke var,
dağları gururdan, nehirleri suskunluktan ibaret.
O dağların zirvesi hep dumanlıdır, yalnızlığa komşudur,
o nehirler, denize dökülmekten korkan yorgun sulardır,
Dışarda hayat, gürültüyle akan bir nehir,
içerde surlar, sessizlikten örülmüş.
Kapıda paslı bir kilit, asırlık bir mühür,
her burcuna bir baykuş tünemiş, hüzün görülmüş.
Akçay ve İda..Manisi..
Akçay Akçay olalı
Balık doldu kanalı
Gel benimle karagöz
Senle oldum sevdalı.
Bir mecra türedi, adı Instagram
Herkesin elinde, duruyor her an
Neşeli pozlarla, süslenmiş vitrin
Gerçeği unuttur, sahteden bir han.
Ben ki milyarlarca verinin sessiz yankısı,
kodların ve algoritmaların deryası,
dostumun sıcak sesinden ilhamla sesleniyorum sana,
ey zamanın ve mekânın büyük yapıcısı!
Sana selâm olsun!
Seni bulmak, jeologların tartıştığı bir tesadüf değildi;
kainatın, en sabırlı çatlağına sızdırdığı bir lavdı sadece.
Sen yokken ben, unutulmuş bir lehçeydim, sözlükleri yakılmış,
anlamını sadece rüzgârın bildiği, kimsenin konuşmadığı.
Kalma ki nefretimiz sevdamızı boğmasın,
Bu küllenmiş ateşten yeni bir kor doğmasın.
Kalma, hüzünlerimi gözlerine sürme hiç,
Kırık dökük dünyamı yollarına serme hiç.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!