Namazın,zekatın ve de orucun,
Tanrı ile senin aranda kalsın.
İnsanlığa varsa eğer bir borcun,
Dinin imanın da,al senin olsun.
Yaylada evlerimiz,
Tomruklardan yapılmış.
Uçları oyularak,
Bir birine takılmış.
Çatısında dabanlar,
Bu gün gene,
Büyük bir telaşla,
Kalktım yataktan.
Biraz dan,
Şafakta,
Yosun kokulu Boston’dan,
Devlet malı deniz diyen,
Yobazlarda çekip gitti.
Yemeyenler domuz diyen,
Hainlerde göçüp gitti.
Bal tutunca parmağını,
Bu gün güneş,
Gözlerin gibi parlıyor,
Kar’dan soyunan ağaçlar,
Yemyeşil pırıltılar saçıyor.
Doğmadan önce,
Ne zamanı,ne çağı,
Ne köyü,ne bucağı,
Ne de,
Adımı koyarken,
Aklımı oyalarken,
Tanrı vermiş bergüzârım,
Ben de belki yadigârım,
Sensiz dinmez ahu zârım,
Asma olsan,sarmaz mısın.
http://dusunceuretelim.blogspot.com
Bu garip kulunu sildin süpürdün,
Bari rahmetini gönder Allahım.
Sanki bir toz gibi tuttun üfürdün,
Bari bir merhamet göster Allahım.
Bir diyarda zalim var ise şayet,
Yanlıştır; yanında yer almak oğul.
Allah'ın gazabı onu yakarken,
Mazluma rahmet yağacak oğul.
Savaş; hem cesaret hem zekâ ister,
Buraya gömülen zat baronlardan birisi,
Yanıbaşın da yatan ; kralların delisi.
Mezarların üstüne çiçekler döşemişler,
Ama bakıp sövenler, onların beslemesi !…
Hasan Arpacı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!