Fırtına var
Gökyüzü kalabalık
Bir yerlerde gök kuşağı olacaktı
Güneş nerede kaldı
Boşuna elektriğin kesilmesi
traş köpüğü kokar
benim tüm yeni başlangıçlarım
suratımda dün geceden kalma
sakal katliamının ince izleri
düş kiri sürülmüşken tüm sekreterlere
kim ulan bu kalem eteği sevdigime sevdiren,
Mektepsiz müteahhitlerin diktiği,
Ruhsuz apartmanlar nereden bilsinler,
Parmak izi kadar özel olduğunu her bir gecekondunun.
Bir kere temelinde harcında yoktur
sömürülmüş alın teri,
Bakmayın çatlamış, düzenden azade briket duvarlarına,
Banyo tuvalet bir,
İki göz odalı
Çarşıya, hastaneye, okula uzak
Geceleri en güzel hayallerin sarayı
Evlerimiz
Kaldırım tozu var bütün şiirlerde
Sürgün öğretmen manzaralı bütün nakaratlar
Anadolunun kalabalık dışlanmışlığı var bütün
Terkedilişlerde
Neyse ki
Kavun kokan yaz ortası akşamlarına denk geldi
Yine hatırladım,
Mevzu sensen eğer
Sofrada bir şişe rakı belirir
Anason kar etmiyor
Hayallerimi sek içmem gerek yine
İçinde senin de olduğun
Bir gece yarısı ekspresiydi beklediğim,
Montunu giymeden sakın inme
Burada sevdalar çabuk hastalanır
Unutma sen sevdasın
Ben sevdalı
Tren raylarının uğramadığı bir kent burası
Biçilmemiş ekinler, biçmesinler yol kenarı süsü onlar
Kırmızı kurdelanın kıymeti kalmamış sarı saçlarda
Bir 23 Nisan telaşı çıkageldi ağustos ortasında
Okunmamış şiirler, haz tümsekleri ruhumun
Deniz kokacaktı evin,
Cesaret edebilseydin pencereyi açmaya
Cesaret edemedin,
Küçük sevinçleri biriktirip büyük mutluluklara dönüştüremezdin
Ya hepti ya hiçti hayat senin için
Hep hiç kaldın,
Barkodlu bir mütevazılık seninkisi
Hani herkeste var diye aldığın
Üstün başın misali
Dolduramadan öleceksin içindeki yoksunluğu
En son ne zaman kimse görmeden sevdin bir kediyi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!