Bir yolu olsa da geçmişe mi dönsek
Boş konuşur kuş yuvasına benzeyen ağzın
Boşunaymış gibi bunca yaşadıklarımız
Ağla istersen ben ağlayamıyorum
Göz pınarlarıma çöktü yine gölgen
Denize elveda demekti
Martılara duyulmayan özlemler
Düşünmemekti açıkta demirlemiş gemileri
Bir kaç sene önce yerini bulamazdın haritada
Şimdi düşü umudu toplayıp
Bozkır gelinciklerine bakarken buldun kendini
Bedenim belki bir eski düş yorgunu sahil kasabasında
Düşlerim bozkır gelinciği kokan saçlarında
Bozkır gelinciği kokan saçlarını düşlerim
Evet zamansızca gidiyorum,
Sana sonsuzluklar vaat etmiştim ölümü inkar edercesine,
Sevimli masal kahramanı taklidi yapardın, öyle gerçekçiydi ki
Gelmese burnuma el alem kokan ucuz ihanet kokusu, inanacağım gelirdi neredeyse,
Can pahasına girerdin evli adamların koynuna,
Her can bir şeylere mal olurdu adını koyamadığın, eksikliğini gideremediğin,
Denizi kucaklamak istiyorum
Bir yerlerden geliyor hasretim
İçinde bozkır yalnızlığı olan
Yasaklı kitaplar zamanıydı hani
Az biraz esince, üşütünce rüzgarlar
Sürgün yılların hatıraları canlanırlar
Adını demlendirdim yüreğimde
Günahımla sevabımla yıllandırdım yüreğimde
Yumuşattım göz yaşımla
Düş imbiklerinde ağırladım
Sevdamı yaktım altına ateş niyetine
Ümidimle, umudumla, kederimle soğuttum
bitmez tükenmez bir gurbettir,
güney amerika yerlilerinin ağzındaki ispanyolca,
tıpkı birbirinden uzakta olan
ellerimiz gibi sevgilim,
bitmez tükenmez bir gurbet hissi,
deniz kokan şarkılar gerek bize
El kadar sevdalar var
Kimsenin gözünü dikmediği
Kimseye muhtaç olmadan yaşanan,
Bir yerlerde ise her şeye rağmenler var
Her şeye rağmen sevilenler,
Çocukluk anılarım vardı benim
İlerde anlatıp birlikte güleriz diye biriktirdiğim
Sen benim çocukluk anılarımı çaldın,
Herkesten saklardım çok sevdiğimi Temmuz akşamlarını
Sana yakarmakla geçti en sevdiğim temmuzlar
Yanlış biliyor şarkılar,
Şimdilerde
Anıları iliğine kadar sömüren
Antikacıların camekânlarındalar eski radyolar
Biraz cilalanmışlar,
Ama



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!