Kederden yana kısmeti açık,
Mutluluğa giden bileti olmayan bir yolcuyum bu aralar.
Nasip dediğimiz herşeyin altında ezilmiş,
Karlı dağın tepesinde esen zemheri bir rüzgarım bu aralar.
Umuda sarılacak kanatları kırık,
BU AŞK HİÇ BİZE GÖRE DEĞİLDİ...
Bu aşk bize fazlasıyla büyüktü.
Ne sende bütün tabuları yıkacak cesaret,
Ne de bende savaşacak güç vardı.
Ne sende sevdanın uğruna tozu dumana katacak bir yürek,
Ne de bana gün doğacak bir şans vardı.
Bu aşk bize fazlasıyla büyüktü.
Ne sende bütün tabuları yıkacak cesaret,
Ne de bende savaşacak güç vardı.
Ne sende sevdanın uğruna tozu dumana katacak bir yürek,
Ne de bana gün doğacak bir şans vardı.
Bu aşk bize fazlasıyla güçtü.
Kime gönlümü açtıysam,
Sonunu hep gözyaşıyla süsledim.
Şükür ettiğim,
Nihayet gönül gönülde sifalanırmış dediğim anda,
Büyük lokmaydı yutamadım boğazıma dizdim.
Bekleye bekleye tadı kaçtı, gökyüzüm karaya bulandı,
BU DEFA ŞAŞIRT BENİ
Yaz bitti çoktan kış dayandı kapıya sevdiğim.
Soğuk iliklerime kadar işler oldu.
Bilirsin ellerim hiç ısınmaz.
Sensizlikte bu kışta kıyamette hiç dayanılmaz.
Bu kış bari beni sensizliğin ayazında bırakma,
BU DEFA YENİLDİM
Düşünüyorum da hayatta ki rolüm hep zor olanı yaşamakmış.
Gücünü hep muhafaza edip, mücadele zırhını hep takınmakmış.
Kırılanı toparlamak, yarayı sarmak, yorgunluğu bile,
Hakkım yok sayarak hafızamdan kazımakmış.
Düşünüyorum da benim hayatımda su akıp yolunu hiç bulmadı.
BU DÜZENDE BOĞULUYORUZ....
Bir an kalamayacak kadar bitap düştü inandığımız ne varsa.
Şehrin kasvetinden, mazlumun iniltisinden,
Zalimin ensemizde hissettiğimiz nefesinden,
Boğuluyoruz artık.
Ziyan ettiler gün yüzü görmemiş heveslerimizi,
Defalarca inanmayı yeğleyen bir kalbin,
En büyük kaybıdır güven.
Yenilgiyi kabullenmiş, yalnızlığı özümsemişse bir insan,
Güveni lugatından silmiş demektir.
Hazanın fırtınası, sonu nasıl olur korkusu düştüyse yüreğe,
Kalbini hiçliğe mahkum etmeyi,
Rotası hüzün bir günü daha sensizlikle harmanlamışken,
Hasret ateşi bütün isyankârlığıyla,
Geceye damga vurmaya hazırlanıyorken,
İçimde ki dolunay bütün kozlarını
Bir bir önüme koymaya ant içmişken,
Sensizliğin kahrına mı yanayım?
Vedalar önce gözde başlar, öze düşer,
Son kez hüzünlü gözlerime aşkla bak da öyle git.
Nasıl olsa sözü küstürüp ıslak imzalar dizdireceksin sayfalara,
Gitmeden bir saniyeye bir ömür sığdır da öyle git.
Kırk yıl geçse de buz kesecek gönül haneme
Şiiriniz bol olsun
mutluluğa götüren yol olsun.
gönlünüz neşeyle dolsun