Doğan Türkdoğan Şiirleri - Şair Doğan Tü ...

Erenler kervanı geldi geçiyor Ayrı kalma gönül dost kervanından Yükledi yükünü kalktı göçüyor Ayrı kalma gönül dost kervanından Bir zaman hükmettin toprağa, taşa Şöyle geriya bak hepisi boşa Madem dünyadasın doyunca yaşa Ayrı kalma gönül dost kervanından Arif olan kendi özün bilmeli Açıp can evinde Hakkı görmeli İnsanı sevmeli gerçek bilmeli Ayrı kalma gönül dost kervanından Gel sende meyil ver dostun yoluna Sevdemı bağladım gönül teline Can Baba turab ol kamil ehline Ayrı kalma gönül dost kervanından Ozan Doğan Can Baba

Erenler oturmuş Hak meydanına Oturan Hz.Muhammed gelen Hz.Alidir Yakılmış çerağlar kudret nurundan Yandıran Hz.Muhammed yanan Hz. Alidir Muhabbet meydanı açılır orda Cümle müşkülatlar çözülür darda Rızalık gülbenği çekilir birde Çektiren Hz.Muhammed çeken Hz. Alidir Zakirler deyişler,duazlar söyler Canlar Allah,Allah gönül bir eyler Semahlar dönülür can pervaz eyler Döndüren Hz.Muhammed dönen Hz.Alidir Dağılır lokmalar rızalık ile Şah yürüsün denir yol,ikrar ile Dağılır sakka suyu Hüseyin diye Dağıtan Hz.Muhammed içen Hz.Alidir Ozan Doğan Can Baba

Kader olmuş çaresizliğe, kimsesizliğe yoldaş Kısmet olmuş miskinliğe, tembelliğe kardaş Nasip olmuş fakirliğe, fukaralığa sırdaş Bunlar Rabbin lütüfları denilerek kaç asırdır bu kafayla uyutulduk arkadaş Ara kısmetin buluna Gayret etki yol alına Hak verir der durur isen El açarsın ona, buna Kır kaderin zincirini Uyuşturmuş her yerini Kullan aklını, fikrini Kafa yorma boş, boşuna Al nasibi koy bir yana Ara hakkın çık meydana Yağsız, yavan kuru aşın Döner beyler sofrasına Ozan Doğan Can Baba

Din ile imanı bir yana koydum Aşkına, meşkine tıkandım doydum Sevabı, günahı sırtımdan soydum Şimdi üryan, büryan gezer dururum Rahmanla aramda engel kalmadı Şeytanla savaşım, kavgam kalmadı Felek ile derdim, davam kalmadı Şimdi üryan büryan gezer dururum Kaderle, kısmetle kalmadı işim Gönlümü post edip yere sermişim Sevgimi, sevdamı Hakka vermişim Şimdi üryan, büryan gezer dururum Yeşil bez bağlamam kuru budağa Yüzüm, gözüm sürmem taşa, toprağa Yolum Hakka doğru girmem sapağa Şimdi üryan, büryan gezer dururum Üryan geldim geri üryan giderim Mahşerde serveti, malı nederim Hesabı, kitabı burda öderim Şimdi üryan, büryan gezer dururm Bedenim hür oldu ruhumda özğür Kemale ermenin meyvası budur Can Baba her günüm bayram düğündür Şimdi üryan, büryan gezer dururum Ozan Doğan Can Baba

Her tarafta türlü çiçekler açmış Gönlüm hayran kaldı güzelliğinden Alı, moru, turuncusu karışmış Gönlüm hayran kaldı güzelliğinden Al yeşil giyinmiş yamaçlar dağlar Süslenmiş çayırlar bahçeler bağlar Akıyor pınarlar, çağlıyor sular Gönlüm hayran kaldı güzelliğinden Laleyi, sümbülü, nergizi gördüm Eyildim dalına elimi sürdüm Sandım ki cennetin içine girdim Gönlüm hayran kaldı güzelliğinden Ozan Doğan Canım tabiat ana Bunca güzelliği sunmuş insana Selviye, çınara hele ormana Gönlüm hayran kaldı güzelliğinden Ozan Doğan Can Baba

Serde,akılda,fikirde Ağızda,dilde,zikirde Kalpte,gönülde,şükürde Gördüğüm o,gördüğüm o Yüzde,şekilde, şemalde Kaşta,kiprikte,cemalde Bin türlü hal bin ahvalde Gördüğüm o gördüğüm o Elde,ayakta, parmakta Tende,ağızda,dudakta Evde,sarayda,konakta Gördüğüm o,gördüğüm o Dağda,ormanda, çayırda Düzde,ovada,bayırda Her bakışta,her bir yanda Gördüm o, gördüğüm o Ağaçta,dalda,yaprakta Çiçek, tomurcuk,meyvada Tatta,lezzette, dokuda Gördüğüm o, gördüğüm o Tohum, başak harmanında Sıcak ekmek kokusunda Yaşantının mayasında Gördüğüm o, gördüğüm o Bülbülle gülün cenginde Mor menekşenin renginde Kainatın ahenginde Gördüğüm o, gördüğüm o Kerem, Aslı sevdasında Mecnunun aşk ateşinde Sevenlerin dünyasında Gördüğüm o, gördüğüm o Kışta, yazda, ilkbaharda Poyrazda,tipide, karda Cümle varlık, cümle varda Gördüğüm o, gördüğüm o Hem ekende, hem biçende Hesapsız yiyip içende Boyun büküp el açanda Gördüğüm o, gördüğüm o Sevgi, saygıda, hürmette Kadir bilende, kıymette Karşılıksız her hizmette Gördüğüm o, gördüğüm o İki canın sohbetinde Muhabbetin lezzetinde Bin bir türlü nimetinde Gördüğüm o, gördüğüm o Murad alıpta gülende Ağlayıp saçın yolanda Hem doğanda, hem ölende Gördüğüm o, gördüğüm o İkiliği yar tutanda Hem alanda, hem satanda Güldürende, ağlatanda Gördüğüm o, gördüğüm o Erenlerin nefesinde Cefasında, çilesinde Arı, böcek, kuş sesinde Gördüğüm o, gördüğüm o Allah, Ya Rab, Hak diyende Örtünen peçe giyende Açık, saçık her bedende Gördüğüm o, gördüğüm o Cami, kilise,havrada İncilde, Tevrat, Kuranda Cemde didarda, divanda Gördüğüm o, gördüğüm o Türbe,dergah, meyhanede Abdal, deli, divanede Her köşede,her hanede Gördüğüm o, gördüğüm o Sazda,semahta, pervazda Kurban,lokmada, niyazda Gülbeng, duada, duazda Gördüğüm o, gördüğüm o Eyilip secde kılanda El açarak yalvaranda Aşk ile dara duranda Gördüğüm o,gördüğüm o Can Baba cümle zerrede Arşu alada her yerde Velhasılı her nesnede Gördüğüm o, gördüğüm o Ozan Doğan Can Baba

Kuru dala can veripte yeşerten Dört bir yanı bahçe bostan etmemiş Dağı,taşı ardı sıra yürüten Zalimin zülmüne niye yol vermiş Vucudunda zehri bala dönderen Niye bunca cevru, cefayı çekmiş Himmet edip gelecekten dem vuran Önündeki hakikatı görmemiş Bir lokmayla binlerce can doyuran Kendi tebasına arpa yedirmiş Elindeyken bunca hikmet mücizat İkrar verip bend olana ne vermiş Aslı nudan destı derman olanlar Niye kendi yarasını sarmamış Ateşlere girip diri duranlar Bir neşterin vuruşunda can vermiş Aklı sıra halka himmet sunanlar Kendi kuzusunuı kurda kaptırmış Ömür boyu erkanını sürenler Son deminde yakasını kaptırmış Varma yezidin yanına diyenler Yezid ile yoldaş olmuş can olmuş Şirki bulaşır tenine diyenler Bir vucutta, bir bedende birleşmiş Mücizeyi, mücizatı gösteren Niye kendi varlığını gizlemiş Payın almış katliyamdan, sürgünden Dert elinden inim, inim inlemiş İnsanlığa gönül veren erenler Hakikatı kelamında gizlemiş Can Baba bu sırra vakıf olanlar Yetmiş iki millet dahi bir demiş. Ozan Doğan Can Baba Ahkaf 5.Allahı bırakıpta kıyamet gününe kadar kendisine cevap vermiyecek birilerine yalvarandan daha sapık kim vardır.O yalvardıkları onların bu yakarışlarından habersizdir. Ahkaf 6.İnsanlar haşredilmek üzere toplandıklarında o taptıkları onlara düşman olurlar. Onların bu ibadetlerini de inkar ederler.

Gözü gönlü tok olanlar Gider Rahmana ererler Cimriliği huy edenler Can alırlar can verirler Dünyanın bin bir nimeti Üstündedir bereketi Bunlar Hüdanın rahmeti Gönlü darlar ne bilirler Veren el üstün alandan Bu sürek Ali Abadan Kim ne götürmüş dünyadan Ardın sıra söz ederler Bin gayret ettin yığmaya Kıyamazdın bir lokmaya Veda edince dünyaya Hem savurur hemi yerler Sabrın bitmiş yüreğin dar Var yemezsin bir kuş kadar Ne can nede canan uğrar Gönüllerden yad ederler Ozan Doğan Can Baba

Kafeye, bara düştüler Günümüzün ozanları ޞaşırmıştan da şaştılar Günümüzün ozanları Kültürümüz oldu meze Hoş geliyor yol bilmeze Sarhoş olur vurur saza Günümüzün ozanları Semahımız indi yere ޞaşkın,düşkün hepsi gire Sarhoş,ayyaşa eğlence Günümüzün ozanları Semah diye göbek atar Sağı, solu alkış tutar Ondan, bundan alır satar Günümüzün ozanları Nesemiler, Hatayiler Yıkılmaz kale gibiler Pir Sultan olmazsa ne der Günümüzün ozanları Ozanlık ulu gömlektir Hem üretim hem emektir İşleri yiyip, içmektir Günümüzün ozanları Doğan Canım bu devirde Hakkaniyet hani nerde Kırk kapıda kırk fikirde Günümüzün ozanları Ozan Doğan Can Baba

gelin canlar gelin erkan kuralım, HZ.Muhammed Aliden kaldı bu erkan Ana,bacı kardaş niyaz olalım HZ.Muhammed Aliden kaldı bu erkan Birlik kapısından içeri girdik Hünkar dergahında divana durduk Biz Hakkı insanda cemalde gördük HZ.Muhammed Aliden kaldı bu erkan Kıblemiz insandır görmez gayrıyı Gönlümüz doğrudan bilmez eyriyi Düşürme dilinden Şahım Aliyi Hz.Muhammed Aliden kaldı bu erkan Alevilikte teberra Daim Hakka açık durur elleri Avazı turnadan bülbül dilleri Hasana zehiri veren ellerin Ol katil Cudeye lanet okuna Kerbela çölünde koptu fiğanlar Zulumun altında can verdi canlar Hüseyni katleden cümle mevranla Şimiri münküre lanet okuna Çoluk, çocuk develere bindiren Şehirden, şehire gezip dönderen Katli vacip diye fetva verdiren Yezidi İblise lanet okuna Zeynel Abidini koydu zindana Bitmedi zulumat ondan bu yana Her kim ki olursa zalimden yana Onunda canına lanet okuna Her ne arar isen insanda ara Bakınca bellidir ak ile kara Can Baba özünü bağla Haydara Haydardan dönene lanet okuna Ozan Doğan Can Baba