Gönül, bir yolcudur,
Aşk, bir kervan.
Yolda her bir adımda,
Sevdanın yükü artar.
Yoldaşlarım, hep birer iz bırakarak gider,
Fakat aşkın yolu, sonsuza uzanır.
Aşkın sesi, kalbin derinliklerinde çalar,
Sessiz bir melodi gibi, ruhu sarar.
Ne fırtınalar dindirir, ne yangınlar söndürür,
Sadece suskunlukta bile yankılanır.
Bir mum, her yanışında kendinden kaybeder,
Ama her alevi bir umut,
Bir tutku, bir arzu taşır.
Ben de bir mum gibi yanarım,
Ey aşk,
Seninle yaşamak,
Bir dua gibi her an tekrarlanır.
Her harf, her kelime,
Aşk, bir yolculuktur,
Başlar yürekte bir kıvılcımla,
Adım adım ilerler,
Zamanla büyür, derinleşir.
Aşk, bir dans gibidir,
Ruhun melodisine ayak uydurur,
Her adımında ayrı bir anlam,
Her dönüşünde yeni bir keşif.
Aşk, karanlıkta bir ışıktır,
Yolunu kaybeden ruhlara,
Bir meşale gibi yanar,
Ve karanlığı parçalar.
Ben aşkı ilk kez gördüğümde
Bir gülüşe ekmek gibi muhtaçtım.
Kalbim çıraydı;
Kibrit değmemiş,
Yanmayı hayal eden bir odun parçasıydı.
Birileri hikayemi değil,
Ancak adımı bilirler.
Güldürmeyin beni,
Ad bir etiketse, ben yara iziyim.
Sustum çoğu zaman,
Af Komisyonu
Toplandık yine içimde bir akşamüstü,
Kalbin kırık salonunda.
Komisyon üyeleri hazır:
Vicdan, Hatıralar, Sessizlik ve Son Bir Umut.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!