Bir rüzgâr di,
Senin saçlarımda raks edişin.
Bebeklerimi arkama nasıl sakladım,
Hâlâ bilmiyorum...
Büyümenin acımak olduğunu
Ta o zamanlarda anlamışım demekki.
Söner diye üfleyip durma hayat; ben daha da çok alev alıyorum.
İnsan, her bir hücresinde hisseder mi acıyı?
Acının, bedenimde gezinen çıplak parmak uçlarını hissediyorum.
Bu defa “son” dediğim kaçıncı yanılgı?
Oysa hayatı çok iyi tanımıştım ben;
Hayat, kocaman bir kuyuydu; ne dibini bulabildim ne de içini görebildim.
Benim başımı koyacak dizlere ihtiyacım vardı,
Soğuk ve donuk taşlara değil.
Ben kollarımı aça aça gelmiştim sana,
Kır da elime ver diye değil.
Uçup yüreğine konmaktı amacım,
Sen sapanla vurdun beni yüreğimden.
Zor mu geldi kalbinde bana sevgi saklamak
Yakıp gittiğin yeri dönüp bir kez yoklamak
Değil sabaha kadar seni öpüp koklamak
Seni sarmam imkansız
Düşlerimde incitsem günlerce uyuyamam
Sana değil, saçının bir teline kıyamam
Bu sana son gelişim,
son bakışım gözlerine,
son gülüşüm.
Seni unutucam, sevgili.
Belki acıycam,
belki kanıycam,
Eşkıya yüreğime çığ düştü nerdesin be sevgili
Acının bedenim de volta attığı anlardayım
Dilimde yarım yamalak bir sevda
Stabil acılarımın derin iç döküşü
Kemiyetsiz bir acının ete kemiğe bürünme serenatları
Bir mum yerde kendinden geçmiş
Daha çocukluk yıllarımda tanıştım. Sonlarla annem bu çikolata son daha yok yoksa dişin çürür demişti.
Demek ki sonlar hep kötü ve hep acıydı. Çocuk aklımla sevmedim sonları ve hiç kabullenemedim bitişleri.
Sonra karar verdim sonların içindeki sonsuzlukları bulmaya.
Hep sonsuzluk istedim ve büyüdüm. İstediğim ki hiçbir şey bitmesin ve hiçbir şeyin bir sonu olmasın.
Sonra aşkla tanıştım.
Yine sensiz bir sabaha günaydın dedim,
Yine acıdı sol yanım,
Yara aldı umutlarım,
Yine yokluğun çöktü üzerime,
Oysa seni unuttum sanmıştım,
Şimdi yokluğunla başa çıkmaya çalışıyorum.
Ne zaman unutursun biliyormusun
Nerde
Kimle
Nasıl diye düşünmediğinde
Onu başkasıyla görüp yüregin sızlamadiğinda
Sana yaptığı göndermeler umrumda olmadığında
Gülüşünle öldür beni,
Gözlerinle yeniden dirilt.
Razıyım senden gelen her şeye,
Yeter ki değsin bir kere elin elime.
Günler geçmek bilmiyor,
Saatler suskun.
Siz İzmirlisiniz galiba. Ben de Aydınlıyım, hemşeri sayılırız. Birbirimizi takip etmeye yorumlamaya ne dersiniz?
Dost selamlar.