"Saat başı gönülsüzce öten
Saatteki tahtadan hapis kuş bile
Canımı sıkar hüzünlendirir beni
Yeşile gurbet derim
Kafestekini sorma bana
"haber gelir fakirhaneye
oğul derler yüzüne bir babanın
taş olur oracıkta
ve dayanamaz acıya kurur yüreği
başı yana düşüverir bir ananın"
iyileşmek mi
bedeli devlet sürmekti yaralarıma
sonrası sahibine öten kafes kuşu
sonrası serçeye ölüm
ben bunu yapamazdım
.
Şu zemheri biter de,
Çiçeklerim açarsa bir gün,anam açar diyor.
Dallarıma konarsa serçeler,
Ve bir de bedenime sarılırsa çocuklar
Siz beni o zaman görün
Hepsi olacak üstümde,hepsi kardeşcesine
bu panayır yeri bu ip cambazları arasında gördüğünüz benim
zulmün çaldıklarından arda kalan
bu sesini vermeyen asi
avucunda binlerce yılın başak hasadı
namuslu ve hem namuslu hem kanlı bu ekmek kavgası benim
...
giden guşlara arkalarından baktı bakdı da
sevdasından göçü hiç bilmedi bu gönül
garda gışda galdı buralarda
galdı guru bi dal gibi bu gönül
"bugün bıçak daha bi sıkı vuruldu biley taşına
gözler daha bi soysuz belledi düşmanı
tüfeğin dipçiğini daha bi sıkı kavradı bu eller
ve bugün ve bugün biraz daha boy attı
gözyaşlarımızla ısladığımız o canım çiçekler"
öylece kalakalmıştım
eşyalaşan insanlar arasında
çalıntı bir dize gibi
berbat bir şiirin tam orta yerinde
Yüreğini düşüncelerini İnsanlığa adamış yaşadığı zaman dilimine duyarlı.. nadir bir kişilik...
Arkadaşımı yürekten kutluyor...başarılarının devamını diliyorum...