"kimselerle konuşasım yok
kuş olup ötesim var garip garip
"kimsem yok ki senden başka sığınacak
kimsem yok ki
ben yine sana geldim ey gece
yine sana döküldüm
sana karıştım"
Kıraçta gül dikenlere,gül kokanlara
iyi insanlardık biz
baya baya iyi insanlar yani
ama bu topraklarda artık
yer yok dediler ayrık otlarına
oysa biz inatçıydık
kıraç topraklara saçıyoruz tohumları
gülüyorlar bize
gökte turna alayları değil
karga sürüleri
velakin çocuk gülüşüdür omuzlarımızdaki yük
ve ceplerimizde uzak diyar kuşları için yazılan mektup
güzel sözleri yan yana getirmiyorum ben
şiir diye okunsun istemiyorum yazdıklarım
türkü söylüyorum
o büyük günün türküsünü
bazen kendime söylerim türkümü,sessiz inceden
sıradan olacaksın sıradan.
kitap dendi mi aklına,
fal ve rüya tabirleri gelecek.
birde okumadığın kutsalın tabi ki.
oğlanlara baktı diye kızını pataklayıp,
nefes alsın yeter deyip,
Ben kışa bahar dedim
Kuru dikene gül dedim
Kuşlar yokken var dedim var dedim
Yok sevgiliye yar dedim yar dedim
Yaralarıma ah
Yaralarıma çiçekli dal dedi
solmuş renklerini boyamaya çalışırken hayatın
beyaz
ve maviyi ararken gözlerim
hayat
kan kızıla boyadı gönlümü
soldurdu rengimi
"sonbaharda yapraklar düşerdi toprağa
çocukluğumuz da bizim
çocuklar değil"




-
Başak Öztürk
Tüm YorumlarYüreğini düşüncelerini İnsanlığa adamış yaşadığı zaman dilimine duyarlı.. nadir bir kişilik...
Arkadaşımı yürekten kutluyor...başarılarının devamını diliyorum...