Kadın ne zaman ki hayatındaki erkeğe ADAM’lık yapmaktan yorulur,
O zaman gider.
Tepemde güneş, kuşlar cıvıldıyor.
Havalar gitgide ısınıyor.
Şehire usul usul bahar doluyor.
Tehlikeli mevsimdeyiz ve adın aklıma daha çok düşüyor.
“Yine gelse tereddüt etmez affederim” diyor yüreğim.
Acilen soğuk iklimlere göçmeliyim.
Yokluğunun ayak izlerine düşer yollarım,
Sensizlik beni hasretinle terbiye eder.
Gecem sancılı sabahlara ruhunu teslim eder,
Tan ağarır, gözlerin aklıma düşer.
Yakama yapışır zaman, hesap veremem,
Gözüm ne zaman gülüşüne değse,
Mavi bir gök dökülür saçlarıma.
Solgun benzim hazin dramalar sergilemeyi bırakır.
Kuş sürüleri göğsümden havalanıp,
Karanlık her coğrafya aydınlığa boyanır.
Gözüm ne zaman gülüşüne değse,
'Gözlerine takıldığım gün öğrendim gülmeyi' dedi adam.
Yüreğinden koca bir kuş sürüsü havalandı kadının.....
Geceden kırışan tüm hüzünleri sabaha ütüleyip giyinmektir gülümsemek...
Size külfet olmayıp karşınızdakine ilaçtır gülümsemek....
"Herşeye rağmen dimdik ayaktayım"dır gülümsemek....
Zayıf karakterlere direnişi öğretmektir gülümsemek....
Öyleyse gülümsemek gerek.....
Mavi göğe açılır gülüşünün pencereleri.
Yokluğunda, görüşünü yitirmiş bir ama kadar çaresizim.
Sıradan bir günü sıradışı mutluluklara çevirecek insanlar var.Sen yeter ki kalbini ferah tut.
Mucizelerin haber vererek geldiği görülmemiş.....
Günaydın.!
Günaydın sol yanım;
Kalabalık şehrinin hangi sokaklarını tenhalaştırmakta, bensiz duygulann.
Sıtmalı cümlelerin hangi riyakar yüreklere harcanmakta.
Beni erteleyip kimlere koşmakta, zembereği şaşmış saatlerin.
Kimlerle köşe kapmaca oynamakta uslanmaz heveslerin.
Serbest vezin şiirlerin en güçlü ve en güzel kalemi,şairine saygı ve selamlarımı sunuyorum..