O kadar uyuşuk seviyoruz ki
O kadar gönülsüz...
En ufak bahanede yarım bırakıyoruz.
Her şey yarım etrafta.
Herkes kırgın.
Çokça ümitsiz ve bezgin.
Ben sana şiirler yazayım,
sen şiire bulanan ellerimi öp...
Dışarıda inceden yağan kar olayım,
sar sarmala; sana adanmış yüreğimi öp...
Ey gönlüme yoldaş derdime sırdaş
canıma can ömrüme revan bildiğim yar
bu kadar mı güzel olur hasretin
bu kadar mı güzel olur yollarına yol diye serilmelerim
şimdi kalkmış bana "ya beni unutursan" diyorsun
ben uğruna dünyaları yakmışım
Ben hep DENGİM olanı istedim,onlar DİNGİN olanı aradı.
Bilmediler ki başımın üstünden ne imkansız kuşlar havalandı.
Vakit gitme vaktiydi,göz hep arkada kaldı.
Bir kemanın tellerine yuvalandı sevda,sahipsiz limanlara yol aldı.
Günlerime gülümseyen bir gün yüzü düşsün yeter dedim,
Payıma yıldızsız gecelere yangın olup tutuşmak kaldı.
Senden arta kalan yalnızlıkla yamaladığım ceplerime uzaklar tıkıştırıyorum.
Düşüyorum o bana hiç gelmediğin yollara.
Attığım her adımda tüm imkansızlıklarına doyuyorum.
Kendime gelemeyecek kadar çok uzun menzillerdeyim.
Ne yaparsam yapayım sana da varamıyorum.
Azık niyetine adını koyduğum gönül bohçamdan
Onu bunu bilmem azizim...
Şu hayatta varsa bir köpeğin, ASİL olacak
Öyle önüne gelene kuyruk sallamayacak.
Varsa bir sevdiğin, ASİL olacak
Öyle herkese yavşamayacak.
Ne şiirlerim oldu benim; ahh ne şiirlerim.
Ne duygularımı akıttım şu beyaz sayfalara.
Hep acı,hep karamsarlık ve hep sen dolu,
Hayranlık ile pişmanlık arası gel-git'lerin yaşandığı satırlarda...
Ne hüzünlerim oldu benim; ahh ne hüzünlerim.
yüzüne hasret yüreğimde
her gece
ayrı bir parlak yanar,
yokluğunun ışıkları.
dokunsalar ağlayacak gibi olurum,
utanırım
" Özlemek " oysa ne kadar da güzel bir kelimeydi..
Sevgi ondaydı,
Saygı ondaydı,
Sıcaktı,sımsıcaktı.
İçinde hasret de vardı,
Vuslat da vardı.
özlerken sizi
ellerinizi
gözlerinizi
vakit geceydi
dudaklarımdan bir kaç şiir sızmıştı
avuçlarımdan bir kaç sizli umut
Serbest vezin şiirlerin en güçlü ve en güzel kalemi,şairine saygı ve selamlarımı sunuyorum..