Sessizceydi çekilmem!
Ümidin gerçekten kalmadığı esnadaydı bu…
Beni yoracak ilişkilerde,
En değerli anlarımı israf etmemek içindi
Sessizce çekilmem…
Sesini duymak istedim sadece
Harfler heceler olmadan
Cümleler yazmadan sana
Tenha yollardan, karanlık sokaklardan
Bir ses gelir diye bekledim
Ya da cılız bir ışık yolumu aydınlatır diye
Yürek suskun mısralar nazlı
Masmavi hayaller kara düşüyor akla
Gecenin hüznü de bir zalim
İki arada bir deredeyim!
Dereyi geçsem arada sıkışıyorum
Aradan sıyrılsam derede boğuluyorum
Tam “Bu kez tutturdum” derken bir de bakarsın ki
Sanki “Piyango” biletine yanlış bakmışsın da
“Büyük İkramiye”yi sayı farkıyla kaçırmışsın gibi
Yine tutmamış!
4 Haziran 2017
Seven bir adım attı
Sevilen de ona ellerini uzattı
Zaman kaybolmamıştı,
Ziyan olmamıştı günler ve aylar…
Aklımdasın!
Arada yollar, engebeli dar patikalar da olsa
Sesini duymasam da, tenini koklamasam da
Aklımdasın!
Sesini duymuyorum ama
Duygularını bana rüzgâr getiriyor!
Gezdiğimiz yerlerde sana bir gül bıraktım…
Kim bulur? Kim koklar? Bilinmez!
Bırakırken “Ya sana denk gelirse?” dedim…
Gezdiğimiz yerlerde sana bir gül bıraktım…
“Ya sana denk gelirse?”
Buram buram hasret eşliğinde gün Eylül kokuyordu…
Henüz düşmemiş yapraklar son günlerini yaşamakta, rüzgârla savrulacakları anı beklemekteydiler. Hâlâ düşmemiş olanlar; umutsuzca bekleyenlerin tavrı gibi tedirgindiler…
Sonu belli bir hikâyeydi bu… Kopmak ve savrulmaktı kaderde olan…
Henüz kopmamış yapraklar, son ana kadar direnmeye devam ettiler. Dallarından kopmamaya, rüzgâra boyun eğmeye çalıştılar ama nafile!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!