Geceleri gök kubbe üzerinde
Binlerce yıldız içerisinde
En parlak yıldızdır, yalnızlık
Bir ağacın binlerce yaprağından
Kuruyarak meçhule savrulan
Sana olan sonsuz aşkımdan
Dünya aşklarına oruç tuttum
Varıp, Bab-ı Reyyan kapından
El bağlayıp huzuruna durdum
Kelimelerim sana olan aşkımın sünneti
Ya Rabb, bana şah damarımdan yakınsın
Sahibim, sığınağım, bir Yaradanımsın
Ne istersen ol deyip olduranımsın
Tövbelerimi kabul eden, af kapımsın
Senden gelen de, gelmeyen de imtihan
Kim nereden bulmuş bilmem uykuya " yarı ölüm " demişler.
Ben uykumda seni yaşarım, yanılmış bizim çok bilmişler
Ayarını kim, kimler bozdu nizamın
Nefsine kim, kimler dokundu insanın
Terazi kefesiyle tef çalınan dünyanın
Neresinde, hangi zamanında yaşıyoruz
Bir sessiz fırtına kopuveriyor aniden
Her gece başımı yasladığım
Tüm acı dertlerimi paylaştığım
Sessizce dinleyen dert ortağım
En sadık dostum benim, yastığım
Candan dost diyerek sarıldığım
Elimde ki kalem süslü diye
Fiyakalı sözler yazmaz ya
Bir kere yüzüm güldü diye
Yazılı kaderden kaçılmaz ya
Her gecenin sabahında
Güneş benden ısındı
Yükseldi göğün zirvesine
Âlem-i cihan-ı aydınlattı
Gökte gördüğün bulutlarda
Yine bu gece semtinden geçeceğim
Kaldırımlar üzerinde arayacağım
Mutlak bastığın her taşta izin kalmalıydı
Parklarda açmış çiçekleri koklayacağım
Fal bakayım diye yine birine kıyamayacağım
Kim bilir hangisi senden almıştı kokusunu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!