elma severim,
portakal severim,
mandalin severim,
kısacası meyve severim.
ama bir meyve var ki; daha severim.
ağacı sensin,
üç oda bir salonun var.
gündüz güneş misafirin,
geceleri ay
bir de kara sinek unutmuşlar içinde
vızıldar durur.
yalnız değilsin sen, kiralık ev,
gizlesin diye ürken bakışlarımı
başımın üstündeki kasket.
görmeyin diye korkak bacaklarımı
giydiğim pantolon.
sırtımdaki onlarca iğneyi gizler
gövdemi saran pardösüm.
mide bulantısı olmadan
önceki haliyle,
bakıyor masadan yüzümüze
ki,
dünden kalan bir öğle yemeği
gibidir dünya,
herkes bekletiyor birilerini
belki bulunur diye
daha iyi birileri.
bunun temaşasında
iki ileri bir geri
bir geri iki ileri
tanrım, tanrım n'olursun, on dakika elma olayım.
bir yazlık olsun ceviz ağacında yaprak yap beni.
çiçek kadar narin, kuşlar kadar talihli de değil,
kayaların tozunu alırım, ılık bir yel yap beni.
yosunlu bir çakıl taşıdır idolüm,
bir başka konseptin
hediye çekidir belki bu,
yine insanların
bir anlam bulamadığı
bir başka yaşamın.
hiç birimizin talep etmediği,
çözdüler zincirlerini,
başladı koşmaya
sıradağlar boyunca
geçti tarağından badem ağacının
kopardı bir badem çiçeğini
seni doğuracağıma
bir kalıp sabun doğuraydım,
derdi anam
oysa ben, o denli önemsemem kendimi
tek atımlık bir tezek de olsam
kafiydi a anacım,
Ağlasam ağlasam diyorum
Bu yağmur akşamında,
Karışsam şebekelerine şehrin.
Dolaşsam dursam borularında,
Ev ev, hane hane arasam seni
Ve gelip biriksem diyorum hani,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!