Hasan Büyükkara Adlı Antoloji.com Üyesinin Ş ...

YOLDAN GEÇEN BİRİ


Bir kırlangıç bir su birikintisi bir parça gök.
Bir şiirden düşmüş olmalı bunlar.

Böyle diyordu yoldan geçen biri.

İlhan Berk...

Şiir, nasıl da gerçek tüm şiirlere, şarkılara akort ediyor insanı...

Hiç bir yanardağa kalmamıştır borcum dediği yerden alıyor şevki bey...tülin kormanın sesiyle...

Demem canâ, beni yâd et
Ne zulm istersen, icâd et
Recâmı dinle, imdât et
Beni öldür de, azâd et
Kimi ister isen, şâd et

baha ve şükrü ye bu şiir vesilesiyle ...


Ehli dil hele alemde bir adem yog imiş

Var ise de ehli dile mahrem yog imiş

Gam çekme hakikatte eğer arif isen

Farz eyle ki el’an yine alem yog imiş.

Nef’i

güzel özenli emek verilmiş fazlalıklardan arındırılmış bir şiir...ama alameti farika dediğimiz ayırıcı vasfı , öne çıkan bir yönü yok...

ama ümit veren ve yepyeni buluşları bulduğu zaman , bu şiirde olduğu gibi sade bir formla yazabilme yeteneğinin habercisi dizeler bunlar..

daha çarpıcı buluş ...

Biz mi ölüme ninniler söylüyoruz, ölüm mü bize?

Şeklinde düşündürdü beni şairenin sözleri..

Ölüme ninniler söylemek en iyisi bence.ölümün gözüne, bir bebeğin gözüne bakar gibi bakabilmek ve onunla barışmak için bu dünyada söylenecek ninnilerin tek bir adı olsa gerek..aşk..valla yunus ta öyle ...

marşlar şiir midir...üzerinde düşünülecek bir konu...bu esere gelince marş tasnifi içnde bile zayıf bir örnek bana kalırsa...ama ve bununla birlikte , Atsız, Türk edebiyatında yeterince incelenmemiş bir fenomen, bunu da zikretmeden geçemeyeceğim..

Ruhuma gizledim...Çünkü...''O Benim Dünyam''....Demek istiyor gibiydi şaire..ve o'nun sesine ajda eşlik ediyordu sanki..

O benim dünyam
Onunla nefes alan ve onunla yok olan
Öylesine güçlü öylesine güzel
Öylesine benim olan

Şiirin arka fonundan, Sezen'in sesi sesi geliyor gibiydi ..

Her ayrılık, bir vurgun, değmeyin yaşlarıma
Benden selam söyleyin, bütün aşklarıma

Der gibiydi şiir...

Gün'e hoş gelmişsiniz, Sevgili Buldu...

Esti nesim-i nev-bahar, açıldı güller subh-dem
Açsın bizim de gönlümüz, sâki medet, sun câm-ı cem


Der gibiydi şiir...ben şimdi gidip bu şarkıyı melihat gülsesten dinlerken okumaz mıyım bu şiiri...

sevgilerimle değerli şaire..yüreğiniz dert görmesin

Batıyı küçümsemek veya büyümsemekten söz ettiğimizde kesin bir şeyi söylemiş oluruz...bizim batı olmadığımızı..türkler batılı değilidr. ama batı üzerine en çok kafa yormuş asyalılardır..

Türklerin özlü deyiş hafızası diğerlerinin hafızasını bilmediğimden benim için bir sanı olsa da bana muhteşem ...

Batının kapalı kapılarını açmak , aralamak ve batıyı anlamak...batıya empati yapabilmek..

Anlamak, zor ve zorlu bir iştir..anlamak, eski bilgiyle yeni bilginin çarpışmasıdır daima...belki eski demek yanlış oldu..bizde mevcut olan bilgiyle mevcut olmayan bilginin çarpışması demek daha doğru belkid ...

Şimdilik şiirin ne dediğini bir kenara koyup , şiirin atmosferinin neden bu şekilde oluştuğunu düşünmeye devam edelim.. Türkiyede batı duygu ve fikirlerinin yeni zamanlarda neden karşılık bulduğuna dair bir önceki yazımızda başladığımız teatiye devam edelim

Söğütteki küçücük osmanlı beyliği , ayn ...

Tiyatral bir dili var şiirin ve western bir dokusu..

Bu iyi bir şey midir?

Bu iyi veya kötü bir şey olmaktan çok ''BİR ŞEY'' dir sadece..Bütün olgular gibi kendisi olan bir şey..

Bu şiirin . belki analizinde bize söylediği, hissetirdiği ilk şey , zihinlerimizde oluşturduğu çatallaşma olar ...

saygıyla susuyorum şiirin önünde...

keman sesi en çok, şiirden bana gelen..gök gürültüsü efektlerine içini hazırlıyor okuyanın şiir

tahkiyesinde saklı şiir...şiirin pınarın sanki şiirin çıkıp geldiği yer.....tebessüm ettim burkulmuş bir yürekle..tebrikler

güzel ve içten duygular

Bu adam, Türkçenin hâlesi içinde kurulan cihanın, kokusundan haberdar..Dilimizin , güzel türkçemizin gül kokulu ruhunu biliyor...umarım daha çok sarhoş eder bu koku onu ve daha güzel şiirler terennüm eder

Sevgilerimle

çok iyi bir dost , çok iyi bir insan silueti duruyor bu dizelerin arkasında...Ahmet Oktay bütün vaktini empatiye ayırmış yüce bir yürektir...Kim ne diyor ise onu içtenlikle dinlemeye azmetmiş bir iyi insan...

sevecen olmayı sevdiren insan..iyi ki yazdın şiirlerini

saygılarımla

hikayesi bile şiirdi...

EYLÜL SABAHI





Her şeb bu sevahilde, bu yerlerde bütün gün

Dildar-ı tefekkürle geçer vakt-i hazinim



Kalb-i gamimim

Pek ona düşkün
...

...her şiirin, aslında, eveliyatında ona hazırlık yapan bir birikim vardır...bu birikene ,bir şeyler olur..gönül denilen yer tetiklenir ..ve başlar oradan şiir akmaya..

şiir, elbet başka dillere çevrilince yeni bir şiir olur..şu nüansla ki bu yeni şiirin içinde çevrildiği şiirden ''şeyler'' vard ...

Belgeselin şiirleşmesiydi sanki