aşağıda Fuzûlî’nin bir beyiti ile çok güzel bir örnek verilmiş; yalnızlığı çağrıştıran en başarılı imgeleme örneğidir… ‘sabah rüzgârı’ imgesi ile yalnızlık duygusu işlenmiştir…
'Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge / Ne açar kimse kapım bâd-ı sâbâdan gayrı'....
Evlerin saat beş olma hali
Ben yorgunum anlamaktan
Bir duvar, bir tebeşir gibi yazmaktan yazılmaktan.
Ve akşam
Alanların caddelerin bana biraz fazla geldiği
Üstümü başımı bilmediğim bir akşam
Ne yapsam
Alkollere gitsem. Giderim alkollere bir mektup gibi
Alkollerden gelirim bir mektup gibi
Bellidir sırtımdaki kan lekesinden ve puldan.
Yağar ki sokaklarda bir uzun yağmur
Islanırım ıslanırım anlamam
Sanki nedir bir yağmurun güzel olması
Sahi bir yağmurun güzel olması
Yağarken kendine severek bakmasından.
efendim diyet, kişinin sağlığını korumak adına kişiye özel sağlıklı beslenme düzenidir… yâni; sağlıklı yaşamdır diyet…. genelde, fazla kilolardan kurtulmak için başvurulur diyete… elbette ki, sağlıklı bir diyet programı ile kilolardan kurtulmak mümkün…. fakat yapılacak olan diyette amaç aşırı ve hızlı kilo verme olmamalıdır… zayıflamak için yapılan diyet programının, diyet listesinde önerilen besinlerin sağlıklı besin koşullarını tam olarak karşılayan son derece kaliteli bir diyet olması gerekiyor… kilo vermek isteyenlerin yaptığı yanlışlık, aç kalarak zayıflayacağını düşünmesidir… sağlık açısından çok zararlı ve oldukça yanlış bir algılama şeklidir bu… aç kalarak geçici olarak incelme görülse de bağışıklık sistemlerinde zayıflamaya neden oluyor ve neticede karaciğer ve böbrek sorunları oluşuyor… zayıflamak maksatlı yapılan diyetler, sınırlı bir sürede yapılan ve sınırlı bir beslenme programı olması hasebiyle kişiler diyeti bırakıp normal yeme alışkanlıklarına geri döndüklerinde eski kilolarını da kısa sürede fazlasıyla geri alırlar….
Bir diğer yanlışlık ise; bilinçsizce yapılan diyetlerin neticesinde yağ yerine kas ve su kaybederek kilo verdiklerini düşünmeleri… ayrıca tekrar etmek gerekirse; bilinçsizce yapılan bu diyetler kişinin vücut şeklini bozmasına, metabolizmasına ve sağlığına zarar vermelerine sebep olacaktır…
Uzman bir diyetisyenin yardımı ile kişiye uygun bir diyet programı ile koordineli bir şekilde zamana yayarak egzersiz eşliğinde sağlıklı zayıflamak mümkün… egzersiz oldukça önemlidir; kas dokularının korunmasını sağlar, kalori yakılmasına sebep olur ve kişinin iştahını bastırarak dolaylı yoldan kalori alınmasına mâni olur… egzersiz yapmadan kilo verilmeye çalışıldığında ise; kişi, kiloyu hem yağ hem de kas dokusundan verecektir…
efendim, kilolarından şikâyetçi olanlar, zayıflamak isteyenler için son olarak şunu da belirtelim: gerek görsel basında, gerek gazete ve dergilerde kısa zamanda hızlı kilo vermeyi vadeden türlü diyet programları kişiye özel olmadığından bu diyet programları ile sağlıklı zayıflamak asla mümkün değildir ve itibâr edilmemelidir… tavsiyem, bir diyet uzmanı ile görüşmeniz ve size özel verilecek olan diyet programını egzersiz eşliğinde uygulamanızdır…
birbirine ilgi duyan iki insanın türlü engellerden dolayı kavuşması zorlaşıyor ve bu engeller hep bir hazin hadise ile sonuçlanıyordu... hâliyle de tarihten efsaneleşerek gelmiştir günümüze kadar 'aşk' kavramı... işte biz buna aşk diyoruz...
en son küsüp gitmiştim galatasaray'a kızgınlık ilen, hüzün ilen...
biri bana galatasaray'da ki son gelişmeleri bir bir anlatsın lûtfen... küsüp gitmeme sebep olacak herhangi kötü bir haber istemiyorum... maç sonuçları mühim değil benim için :)
meselâ, şampiyonluk şansımız devam ediyor mu bunu bilmek istiyorum; merak ilen, ümit ilen...
genelde, kuvvetlendirilmiş yâni 'güçlü' mânâsına gelen 'mahsun' sözcüğü ile 'hüzünlü' anlamına gelen 'mahzûn' sözcüğü karıştırılır... aralarında anlam farkı bulunmasına rağmen itiraf ediyorum ki; bu hatayı bazan ben de yapıyorum...
sınırlar aşılmayıp, bazı dengeleri koruyabilen kişilerce yapılan mizahi çekişmelerin pek zararı olmaz; hattâ, gayet de eğlendirici olur bu tür dialoglar...
efendim, ziyadesiyle özledik dâr'ül elhân'da tüm gerçekliğiyle aynı zamanda tüm entrikaları ile1900 model anılarımızı neşretmeyi.... yoğun istek üzerine de en kısa sürede geçmişimize dair tüm bilinmeyenleri yazmaya devam edeceğim....
takipçilerimize, hayranlarımıza ve dâhi düşmanlarımıza duyurulur...
kuşkularla yaşamayı kabulleniş sürecinde berdevâm eder vehmin saltanatı…
Vehim, davetsiz bir misafir gibi ansızın geliverir; gelir de hoş gelmez, eli de boş gelmez, varolmayan türlü kuşkuları getirip saplayıverir beynimize… beynimizin her kıvrımında dolaşmasına müsâde ettiğimiz vakit, fikrimizden geçenlere leke vuracak ve neticede bilinçlerimizi vehmin esaretinden arındıramadığımız sürece mağlûbiyet kaçınılmaz olacaktır… Zirâ, kuşkuların beynimize örümcek ağı kurmasına izin verdiğimiz ân vehmin hükmünden kurtulmak ne yazık ki imkânsız olacaktır…
İrâdeye iş düşüyor bu noktada… kuruntuları doğuran sebeplere karşı direnç göstererek, kalben vehme meyil vermeden kuşkuları ortadan kaldırmak, vehimden doğan saltanatı ‘hayır’ deyip reddetmekle darmadağın etmek, varolmayan düşünceleri (kuşkuları) bilinçlerimizden silerek zihnimizi vehmin tesirinden kurtarmak elimizde…
aynı zamanda, Mustafa Kemal Atatürk’ün trablusgarp savaşı sırası çekilen resimleri yine ilk kez şehbâl’de yayımlanmış…
iktibâsen:
Şehbal'in daha sonraki sayılarının birinde de Mustafa Kemal'in
bir resmine yer verilmiştir. Bu fotoğrafın çevresi, silahlar, top araba-
ları ve diğer savaş araçlarıyla süslenmiştir. Resimde Mustafa Kemal
ön planda durmakta, karşısında bulunan yaverine emirlerini yazdır-
maktadır. Arkada ise silahlı, teçhizath mücahitler yer almaktadır.
Altta şu açıklama vardır:
Bir hücumdan evvel kumandanın kaydettirdiği mühim noktalar.
Dememde Erkân-ı Harp binbaşısı Mustafa Kemal Bey yaveri Fehmi
Beyeemirlerinizabtettiriyor. Birmüfreze-imücahidin de teşne- ihücum bir vekar-ı arabi ile infaz-ı evamire müheyya duruyorlar
Trablusgarp savaşı dolayısıyla Mustafa Kemal'in resimleri dönemin en ünlü dergileri de çıkıyor ve adı da bu resimlerin altına yazılıyordu. Nitekim bu savaş sırasında Mustafa Kemal'in yer aldığı beş resim, o günlerin ünlü dergisi Şehbal’de çıkmıştı.
Bunlardan birincisinde Mustafa Kemal'in elinde sopa bulunmakta ve
bununla bir hedefi göstermektedir. Solunda da Şark Kolu kuman-
danı Fuat (Bulca) Bey görülmektedir. Resmin altında şu yazı vardır:
Dememde iki mühim kumandan. Sağdaki Şark Kolu Kumandanı Fuat
Bey, soldaki Deme Kumandanı Mustafa Kemal Bey.* Şehbal'in aynı
sayısında bir hastahanenin açılışı sırasmda çekilen bir fotoğraf daha
bulunmakta ve bu fotoğrafta yer alan kişiler sayılırken Mustafa Ke-
mal'in adı da verilmektedir:
'Deme'de bir Hilal-i Ahmer HastahanesVnin resm-i küşadı:
1) Mutasarrıf ve umumi kumandan Enver (Paşa) Bey
2) Deme Kumandanı Erkân-ı Harbiye Binbaşısı Mustafa Kemal
Bey.
Söz konusu dergideki üçüncü resim, Mustafa Kemal'in Enver ve
Nuri (Conker) ile birlikte çetirdiği bir fotoğraftır. Bu fotoğrafın al-
tında ise şu yazı görülmektedir:
Cihan-ı cihadda cevval-i cephelerden:
Ortadaki nasiye-i necip, meşagil-i harp sebebiyle haledar-ı lihye
olan Kahraman Enver Bey'dir.
Sağında bastonlu zat Deme Kumandanı Erkân-ı Harbiye binbaşısı
Mustafa Kemal Bey.
Ebû Turâb gelir akla… Hazret-i Ali’nin lâkâbı… Hazret-i Ali’ yi mescidde kuru yerde yüzü toprak içinde yatarken gören peygamber efendimiz, yüzündeki toprağı temizler ve: ‘‘Kalk yâ Ebû Turâb’’ buyurur…
Ebû Turâb; toprağı seven, toprakla haşır neşir olan demektir…
grup yorum
09.05.2009 - 23:05dinlediğim en güzel grup yorum şarkısı...
grup yorum – eftelya
Bir el uzanır bana
Sınırların ardında
Büyümeli sevdamız
Kardeşlik toprağında
Ver elini ver bana eftelya
Uzansın elimiz eftelya
Benim divane gönlüm
Seni ister eftelya
Aynı topraktan geldik
Bizbize benzeriz
Sevdalıklar dururken
Neden kavga ederiz
Ver elini ver bana eftelya
Uzansın elimiz eftelya
Benim divane gönlüm
Seni ister eftelya
alışamadım yokluğuna
09.05.2009 - 23:01yüreğimde can kırık/lık/ları….
bilmek
09.05.2009 - 22:59bir de ‘yanılmak’ gibi bir olasılık vardır…
ayrılık
09.05.2009 - 22:57mânevî karantina…
Kimse Kapımı Açmaz, Sabah Rüzgarından Başka
09.05.2009 - 22:53yalnızlık…
aşağıda Fuzûlî’nin bir beyiti ile çok güzel bir örnek verilmiş; yalnızlığı çağrıştıran en başarılı imgeleme örneğidir… ‘sabah rüzgârı’ imgesi ile yalnızlık duygusu işlenmiştir…
'Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge / Ne açar kimse kapım bâd-ı sâbâdan gayrı'....
sernüvişt
09.05.2009 - 22:43mukadderat…
serçenin gözyaşlarının
06.05.2009 - 23:53dillere lâl mi dokunmuş aceba, terimin gerisi gelmemiş...
sevgi
06.05.2009 - 23:46tanımlaması mümkün değildir, tek bir cümleye sığabilecek bir mânâsı yoktur sevginin…
sevgi, ‘her şey’ dir…
bireyseldir…
ilişkisel olmayandır…
‘benimdir’ diyebiliyorsam gerçektir, benimdir diyemiyorsam ‘yalandır’…
ağlatan türküler
06.05.2009 - 23:27neşet ertaş - evvelim sen oldun ahirim sensin
Cahildim dünyanın rengine kandım
Hayale aldandım boşuna yandım
Seni ilelebet benimsin sandım
Ölürüm sevdiğim zehirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
Sözüm yok şu benden kırıldığına
İdip başka dala sarıldığıma
Gönülüm inanmıyor ayrıldığına
Gözyaşım sen oldun kahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
Garibim can yıkıp gönül kırmadım
Senden ayrı ben bir mekan kurmadım
Daha bir gönüle ikrar vermedim
Batınım sen oldun zahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
yağmur bestesi
29.04.2009 - 02:42Evlerin saat beş olma hali
Ben yorgunum anlamaktan
Bir duvar, bir tebeşir gibi yazmaktan yazılmaktan.
Ve akşam
Alanların caddelerin bana biraz fazla geldiği
Üstümü başımı bilmediğim bir akşam
Ne yapsam
Alkollere gitsem. Giderim alkollere bir mektup gibi
Alkollerden gelirim bir mektup gibi
Bellidir sırtımdaki kan lekesinden ve puldan.
Yağar ki sokaklarda bir uzun yağmur
Islanırım ıslanırım anlamam
Sanki nedir bir yağmurun güzel olması
Sahi bir yağmurun güzel olması
Yağarken kendine severek bakmasından.
Edip Cansever
diyet
27.04.2009 - 00:22efendim diyet, kişinin sağlığını korumak adına kişiye özel sağlıklı beslenme düzenidir… yâni; sağlıklı yaşamdır diyet…. genelde, fazla kilolardan kurtulmak için başvurulur diyete… elbette ki, sağlıklı bir diyet programı ile kilolardan kurtulmak mümkün…. fakat yapılacak olan diyette amaç aşırı ve hızlı kilo verme olmamalıdır… zayıflamak için yapılan diyet programının, diyet listesinde önerilen besinlerin sağlıklı besin koşullarını tam olarak karşılayan son derece kaliteli bir diyet olması gerekiyor… kilo vermek isteyenlerin yaptığı yanlışlık, aç kalarak zayıflayacağını düşünmesidir… sağlık açısından çok zararlı ve oldukça yanlış bir algılama şeklidir bu… aç kalarak geçici olarak incelme görülse de bağışıklık sistemlerinde zayıflamaya neden oluyor ve neticede karaciğer ve böbrek sorunları oluşuyor… zayıflamak maksatlı yapılan diyetler, sınırlı bir sürede yapılan ve sınırlı bir beslenme programı olması hasebiyle kişiler diyeti bırakıp normal yeme alışkanlıklarına geri döndüklerinde eski kilolarını da kısa sürede fazlasıyla geri alırlar….
Bir diğer yanlışlık ise; bilinçsizce yapılan diyetlerin neticesinde yağ yerine kas ve su kaybederek kilo verdiklerini düşünmeleri… ayrıca tekrar etmek gerekirse; bilinçsizce yapılan bu diyetler kişinin vücut şeklini bozmasına, metabolizmasına ve sağlığına zarar vermelerine sebep olacaktır…
Uzman bir diyetisyenin yardımı ile kişiye uygun bir diyet programı ile koordineli bir şekilde zamana yayarak egzersiz eşliğinde sağlıklı zayıflamak mümkün… egzersiz oldukça önemlidir; kas dokularının korunmasını sağlar, kalori yakılmasına sebep olur ve kişinin iştahını bastırarak dolaylı yoldan kalori alınmasına mâni olur… egzersiz yapmadan kilo verilmeye çalışıldığında ise; kişi, kiloyu hem yağ hem de kas dokusundan verecektir…
efendim, kilolarından şikâyetçi olanlar, zayıflamak isteyenler için son olarak şunu da belirtelim: gerek görsel basında, gerek gazete ve dergilerde kısa zamanda hızlı kilo vermeyi vadeden türlü diyet programları kişiye özel olmadığından bu diyet programları ile sağlıklı zayıflamak asla mümkün değildir ve itibâr edilmemelidir… tavsiyem, bir diyet uzmanı ile görüşmeniz ve size özel verilecek olan diyet programını egzersiz eşliğinde uygulamanızdır…
kolay gele ;)
aşk
27.04.2009 - 00:20eski bir kalıttır aşk...
nostaljik bir kavram...
birbirine ilgi duyan iki insanın türlü engellerden dolayı kavuşması zorlaşıyor ve bu engeller hep bir hazin hadise ile sonuçlanıyordu... hâliyle de tarihten efsaneleşerek gelmiştir günümüze kadar 'aşk' kavramı... işte biz buna aşk diyoruz...
kahve
27.04.2009 - 00:14efendim, sizce ebrû sanatı ile işlenmiş böyle bir fincan kahvenin hatırı kaç yıldır? ...
ben
27.04.2009 - 00:09Bende olan âşikâr sensin,
Ben hod yoğum, ol ki vâr sensin! ..
Ger ben, ben isem; nesin sen ey yâr
Ver sen, sen isen; neyim men-i zâr? ..
Fuzûlî
galatasaray
27.04.2009 - 00:06en son küsüp gitmiştim galatasaray'a kızgınlık ilen, hüzün ilen...
biri bana galatasaray'da ki son gelişmeleri bir bir anlatsın lûtfen... küsüp gitmeme sebep olacak herhangi kötü bir haber istemiyorum... maç sonuçları mühim değil benim için :)
meselâ, şampiyonluk şansımız devam ediyor mu bunu bilmek istiyorum; merak ilen, ümit ilen...
Mahsûn
26.04.2009 - 23:49genelde, kuvvetlendirilmiş yâni 'güçlü' mânâsına gelen 'mahsun' sözcüğü ile 'hüzünlü' anlamına gelen 'mahzûn' sözcüğü karıştırılır... aralarında anlam farkı bulunmasına rağmen itiraf ediyorum ki; bu hatayı bazan ben de yapıyorum...
tatlı didişmeler
26.04.2009 - 23:24sınırlar aşılmayıp, bazı dengeleri koruyabilen kişilerce yapılan mizahi çekişmelerin pek zararı olmaz; hattâ, gayet de eğlendirici olur bu tür dialoglar...
tebessümle...
temennâ
26.04.2009 - 23:16minnettâr olma durumu; kısaca minnet diyelim mi...
dâr'ül elhân
26.04.2009 - 23:07efendim, ziyadesiyle özledik dâr'ül elhân'da tüm gerçekliğiyle aynı zamanda tüm entrikaları ile1900 model anılarımızı neşretmeyi.... yoğun istek üzerine de en kısa sürede geçmişimize dair tüm bilinmeyenleri yazmaya devam edeceğim....
takipçilerimize, hayranlarımıza ve dâhi düşmanlarımıza duyurulur...
yâlân ilen dolân ilen...
sevgi ve de saygı ilen...
galatasaray
14.04.2009 - 23:42Galatasaray'a da küstüm; duydum ki, hep mağlûp hep hüsrân...
batsın bu dünya:'(
giderim ben artık:'(
vehmin saltanatı
14.04.2009 - 01:29kuşkularla yaşamayı kabulleniş sürecinde berdevâm eder vehmin saltanatı…
Vehim, davetsiz bir misafir gibi ansızın geliverir; gelir de hoş gelmez, eli de boş gelmez, varolmayan türlü kuşkuları getirip saplayıverir beynimize… beynimizin her kıvrımında dolaşmasına müsâde ettiğimiz vakit, fikrimizden geçenlere leke vuracak ve neticede bilinçlerimizi vehmin esaretinden arındıramadığımız sürece mağlûbiyet kaçınılmaz olacaktır… Zirâ, kuşkuların beynimize örümcek ağı kurmasına izin verdiğimiz ân vehmin hükmünden kurtulmak ne yazık ki imkânsız olacaktır…
İrâdeye iş düşüyor bu noktada… kuruntuları doğuran sebeplere karşı direnç göstererek, kalben vehme meyil vermeden kuşkuları ortadan kaldırmak, vehimden doğan saltanatı ‘hayır’ deyip reddetmekle darmadağın etmek, varolmayan düşünceleri (kuşkuları) bilinçlerimizden silerek zihnimizi vehmin tesirinden kurtarmak elimizde…
Vesselâm…
bkz: irâde terbiyesi...
şehbâl
14.04.2009 - 00:32aynı zamanda, Mustafa Kemal Atatürk’ün trablusgarp savaşı sırası çekilen resimleri yine ilk kez şehbâl’de yayımlanmış…
iktibâsen:
Şehbal'in daha sonraki sayılarının birinde de Mustafa Kemal'in
bir resmine yer verilmiştir. Bu fotoğrafın çevresi, silahlar, top araba-
ları ve diğer savaş araçlarıyla süslenmiştir. Resimde Mustafa Kemal
ön planda durmakta, karşısında bulunan yaverine emirlerini yazdır-
maktadır. Arkada ise silahlı, teçhizath mücahitler yer almaktadır.
Altta şu açıklama vardır:
Bir hücumdan evvel kumandanın kaydettirdiği mühim noktalar.
Dememde Erkân-ı Harp binbaşısı Mustafa Kemal Bey yaveri Fehmi
Beyeemirlerinizabtettiriyor. Birmüfreze-imücahidin de teşne- ihücum bir vekar-ı arabi ile infaz-ı evamire müheyya duruyorlar
Trablusgarp savaşı dolayısıyla Mustafa Kemal'in resimleri dönemin en ünlü dergileri de çıkıyor ve adı da bu resimlerin altına yazılıyordu. Nitekim bu savaş sırasında Mustafa Kemal'in yer aldığı beş resim, o günlerin ünlü dergisi Şehbal’de çıkmıştı.
Bunlardan birincisinde Mustafa Kemal'in elinde sopa bulunmakta ve
bununla bir hedefi göstermektedir. Solunda da Şark Kolu kuman-
danı Fuat (Bulca) Bey görülmektedir. Resmin altında şu yazı vardır:
Dememde iki mühim kumandan. Sağdaki Şark Kolu Kumandanı Fuat
Bey, soldaki Deme Kumandanı Mustafa Kemal Bey.* Şehbal'in aynı
sayısında bir hastahanenin açılışı sırasmda çekilen bir fotoğraf daha
bulunmakta ve bu fotoğrafta yer alan kişiler sayılırken Mustafa Ke-
mal'in adı da verilmektedir:
'Deme'de bir Hilal-i Ahmer HastahanesVnin resm-i küşadı:
1) Mutasarrıf ve umumi kumandan Enver (Paşa) Bey
2) Deme Kumandanı Erkân-ı Harbiye Binbaşısı Mustafa Kemal
Bey.
Söz konusu dergideki üçüncü resim, Mustafa Kemal'in Enver ve
Nuri (Conker) ile birlikte çetirdiği bir fotoğraftır. Bu fotoğrafın al-
tında ise şu yazı görülmektedir:
Cihan-ı cihadda cevval-i cephelerden:
Ortadaki nasiye-i necip, meşagil-i harp sebebiyle haledar-ı lihye
olan Kahraman Enver Bey'dir.
Sağında bastonlu zat Deme Kumandanı Erkân-ı Harbiye binbaşısı
Mustafa Kemal Bey.
Turab
14.04.2009 - 00:00kelime mânâsı ‘toprak’ tır…
Ebû Turâb gelir akla… Hazret-i Ali’nin lâkâbı… Hazret-i Ali’ yi mescidde kuru yerde yüzü toprak içinde yatarken gören peygamber efendimiz, yüzündeki toprağı temizler ve: ‘‘Kalk yâ Ebû Turâb’’ buyurur…
Ebû Turâb; toprağı seven, toprakla haşır neşir olan demektir…
kendine vakit bulmak
13.04.2009 - 23:59ay şahit, geceler yârim olur…
Toplam 667 mesaj bulundu