Maziye gömüldü tüm hatıralar
Zamanı tüketen yıllar eskidi
Sahipsiz kalınca gönül diyarı
Muhabbet yurdunda diller eskidi
Kervanım menzile ulaşamadı
Ey be Gönül nedendir bu ahvalin
Ferhat olup dağ mı deldin yâr için
Ram eylemiş seni bir fani âfet
Değer mi zülfüne ol berdar için
Değmeyen sevdalar batan gün gibi
Sıvanmamış duvar
Mahçup utangaç
Çatısız damların örtüsü kar
Tek ayak izinden
Yürüyüş
Çarşıya kadar
sen hep
güller yolacak
dallar kıracak
küstürecek misin bülbülleri
oldu olacak
Vakti yüklendi zaman şeb-i yeldaya döndü
Fasıllar hüzzamlara makam leylaya döndü
Bir deva var mı acep aşka düçar olana
Bitap düştü vurgundan diller duaya döndü
Hüzünlü akşamın gamlı gecesi
Sokağın karanlık yollarındayım
Alıp götürmeye takatsiz kalmış
Hayali bir yarin kollarındayım
Gelip geçeni yok tenha ve ıssız
Bir meyvenin öyküsünü dinledim
Ağacı yaprağı dalı anlattı
Çiçek çiçek gezdim arıyı sordum
Kovanı peteği balı anlattı
Diyarlar dolaştım mekan aradım
Bekle dedim gir gecenin koynuna
Sırdaşın say karanlıkla hemhal ol
Giden gitsin engel koyma yoluna
Gamlı gönlün çek yükünü hamal ol
Ritmini say dinle yürek sesini
Taşıyor gönlüm Rab'bim
Sevgim deryaya döndü
Alaka-i kalbimde
Zikrim sevdaya döndü
Bu garip abd-i aciz
Sabreyledi bu gönül nihayet o an geldi
Ahvalimi sormaya lütfetti canan geldi
En kalbi selam ile mesrur eylendi hanem
Hüsnünü seyretmeye gözüme derman geldi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!