Bir anda her şey değişir
" hazır mısın" dedi
ölmeye
Öleceğini bilip de insan
sadece ölüme hazır olmaz hiç
Ümmet deyip dergaha sabi sübyan ektiler
Mazlumların hakkını her gün her an yediler
Allah ile kandırıp Kur'an-ı gasp ettiler
Güya en namuslusu kendileri idiler
Sapik sapkın zihinler alim diye bittiler
Kur'an'ı elden alıp duvara asan hoca
Uzaak yalnız limanlar gibi
Kırgın küskün suskun gönüller
Halbuki hiçbir insan evladı
günahkâr değildir beşiğinde uyurken
Dargınlıktan üzüntüden kederden
Ne kalmışsa paymıza düşen
Yanar yüreğim kanar da
Ses etmez kimselere..
Çağıl çağıl akarken dere
Takılıp bir yosuna
Akarken gözyaşlarım
Dökülür denizlere..
Kapının eşiğinde dünya vardı
Tam çıkacakken ,
Vazgeçtim !
Senin dünyan'ın kapısı
ardına kadar açıktı!!
Fezaya çıktım önce
Ancak !
Toprağa yapışmıştım
Yerin yedi kat dibi varmış
Aklımı sakladım
Bütün kapıları kapattı
Işık sızmasın diye
Perdeleri de örttü
O köhne dar sokakta
asılı küflü afiş
Bir tek o
günbatımında
yolun en sonunda
ufka bakarken el sallayıp
gençliğe veda edilen
yaz akşamlarında
Giriş
gelişme
sonuç
Bir kompozisyonun içindeymiş gibi
yaşamak !
Neresinden girdiysek
çok iyi adamdı çok çalışkandı
Ömrünün kısalığı
Calişmaktandı
Ahlak ve onur hat safhasında .
sanırsın minnettar olur vatana
tülay hanım yüreğinize sağlık şiirlerinizi zevkle okudum kaleminiz daim olsun