Düş sokağı sakinleri seslendirirken
Sevdası bir ateş oldu limon saçlımın
Gözleri ok ok kalbimi deldi
Ayrılık fırtınasında battı gemim
Yıldırımların paratoneri ben
Kime dokunsa ellerim O dedim
Sessiz bir çaresizlik içimi saran
Kalbim yansa da, içim diyor “dayan”
Kimdir burdaki günlerimi sayan
Biliyorum ama söylemiyorum
Denizciyim dünyada
Sabahın ilk ışıklarıyla kalkıyorum
Zor gelmiyor artık karanlıklar
Kendime bir defa bakıyorum
Çıkınca gözümü alıyor aydınlıklar
Zaman, tek derdim, beni saran
Gümbür gümbür sessizliğin ardından
Acı bir kurşun sesi geldi arkadan
Pusuda bekleyen hainin silahından
Bir kahramanın kalbine tam ortadan
Feryat figan ortalık karışık
Ey Sapanca,
Yoldan geçerken mi görmek vardı seni
Hatıralar titretti birden bedeni
Ankara yolunda yorgun gözler
Ve bazı bazı bayat sözler
Bir şiir yazayım sana dedim
Sevdiğim yaban mersini
Yaşadığım güz mevsimi
Kalan ümidim hepsini
Azgın sele verdim gitti
Denizde yalnız mercan adası
Bir bebeğin gözleridir masum bakan
Kan değil gözyaşıdır bedenimden akan
(12.09.2002, Emirdağ)
Gülmek isterdim bir bebeğinki gibi, fütursuzca
İstediğimde bağırmak, avazım çıktığınca,
Dünyanın ağladığını gördükçe, gülenlere rağmen
Gülmeyi unuttum, herkes güldü ben ağlayınca...
(05.02.2004, İstanbul)
Sen gülünce
Güller açar yüzünde
Sen gülünce
Dünya döner, güneş yanar
Bir cevher var özünde
Sen gülünce
Gün doğarken çıkacağım bu kapıdan
Arkamı bile dönmeyeceğim
Her günbatışında bekleyeceğim
Sana kavuşacağım ve sana koşacağım
Her gece yatışımda yatağıma
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!