Deniz, bu akşam, suskun,
Ağır, pürüzsüz, yorgun,
Hareketsiz, çarşaf gibi;
Ve, şimdiden gökyüzü kararmış.
Kocaman bir yağmur bulutu sâkin.
Beyaz leylek mavi gökte güçlü kanadıyla
Havaya sert vuruşlar indirirerekten,
Pembe ayakları aşağı sarkmış, boynu ileride,
Uçuyor altın sarısı, gök mavisi, sıcak, iklimlere.
Hayaline kavuşmuş olduğu için,
Saçlarınızı saklıyorsunuz, bu uygunsuz kılları,
Kaşlarınızı saklıyorsunuz, gözlerin üstündeki bıyıkları,
Ve gözlerinizi saklıyorsunuz, bu üzgün küreleri,
Sadist bir görüntünün kaldığı gölge dolu aynaları.
Bir genç kız geçiverdi,
Bir kuş gibi çevik ve canlı
Elinde ışık saçan çiçeği
Ağzında yeni bir şarkı.
Dünyada birdir belki,
( Gérôm’a )
Orada, müezzinler çağrılarını durdurdu.
Yeşil gök, gurupta, kızıl, altın rengi saçaklarla süsleniyor;
Timsah suya daldı, çamurdan yatak aradı,
Büyük nehir son homurtularını yavaşlatıyor.
Dalgaların içine düşmüş güneşin ışıkları;
Denizin üzerine bastıran ağır gri bulutlardan bir çubuk,
Ufka uzanıyor, ve yavaşça soluk ve yeşil
Bir yansımanın yitip gittiği göğü kaplıyor.
Sert bir rüzgâr kalkıyor, kışın şiddetli fırtınaları
Boş yere, sizi belirten hoş bir kelime arıyorum,
Masum gençliğinizi ve günahsızlığınızı;
Sadeliği içinde toplayan bir kelime,
Sanımca hiçbiri uygun düşmüyor ve yetinmiyorum.
Çok hoş olanları var aklıma gelen yine de,
Çoban değneği gibi nârin sapı üstünde
Menekşe
Titriyor yeşil ormanın otu içinde.
Açık kalple.
Tatlı menekşe,
Çekingen, ağırbaşlı bakire,
Ormanlarımızdaki kız,
Hangi rüyalara,
Nasıl dalıyorsun, söyle bana,
Sessiz ve sevinçsiz?
Sonnet III.
Merhamet, ey Gökyüzü, ey acımasız Tanrılar,
Ürkünç dalgalar, ey soluk korkular,
Hatta ölümden önce kalpleri öldürüren sizler
Bu zavallıları görün, korkuyorlar, acınacak haldeler !




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!