Seyfi Karaca Şiirleri - Şair Seyfi Karaca

Renksiz kokusuz fiilsiz halsiz hareketsiz
Insanligi adam edecegine dair garanti naralarina sarhos zibilzivan
Usakli seyisli kul tanzimatciligini tüyünden topuguna busasik
Batarken boyunduruk altina gecirtmenin tufan ezgini simiiiiiit simit diyen
Pastali sustalisi sapursupur saraylara layikligina düskün heves
Böyle bir manyak manyetodur

Sorduysam...
Cık diye ses etme bana
Cık ucuz ve bozuk bir cevaptır akıl fikirden yoksun
Cık...Kendinden haberi yokmuş gibi
Pili bitmişcesine kalbinin
Cık...

Konsol çekmecedinsen cep telefonunun dibine deposuna
Tor top olmuş bilgi sayar aritmetiği yazıp silen kayıt kabından
Sürekli izleyen denetleyen takip altına alınmış
Ve aklı fikri ekmeği suyu elinden alınmış
İradede yenik cürümde haşat cevazda yalvar yakar kul köle
Ağır tecavüz ve tahribat hasarına uğradıkça her defasında

Bakın şöyle söyleyeyim
burçlara göre memleket seçiliyor ya
Oğlak...akrep..tosun...
Ne dedim ben..
Tosun dedim değil mi..?
Basbaya bildiğiniz

Hani sıfır diyorduk...
Beyazın yanında siyahında inanılmaz luzumlu hayat rengini
Hani yunmak varsa orada kirlenmenin haliylesi iki gözeli dengelerde
Kefe teke düşerse yerin dibine ipinden kopan vinç askılıkları gibi depremik
Hani sıfırı diyorduk kullanmasını bilmedikten sonra hiçe sayan o hay huyluk
Hani ahbabına zehir zakkumları sunduğunda

Töbeki de…
Cocuklugunun daim kenarindan ucundan
Kuramadigi düsleri hayalleri oynayarak büyümeye uzak tutan
Asosyal travmalarin altinda yatan kiyamet gibi sebepler dolayisiyle
Pinti
Miyminti

Tozaktan tiftikten
Cörtleyerek atilmis hallac pamugu ve mülayim paraf üstüne üste
Her nüshasi gümbür cümbür haciz israf tam boy cisim sarraf
Bula bula dengini tarimsiz topraksizdan büyük ortadogu gelgit trafik
Yerin üstünde kiyametler kopartarak yeralti köstebekleriyle
Isik ve mor ötesi hiziyla evsiz yurtsuz delik desik diger taraftan

Görülmedik bir düs serilir yele yamaca toza topraga
Henüz tomurcuklanmamis bahar eser,
…yollar yikinir iller yürür izi ötesi bilinmedik yazlara güzlere
Gül kurusu karanfil oylumu dolanarak devran süren meramdir
Kimi yolcu kimi hanci gelen gidene harman yeri bir hayatin
Elenmis süzülmüslerden kalan hatirini sual eyleyip

Boyali tünellerin ucunda siyah noktalari odakli
Cigliginin cagrisina far söndrüp far yakmakta sehir görünümlü sinyallar
Dibini ötesini yitirmis boylarin
Kir gövdeyi götüren gürültülerine konferanssiz
Kafesinin kilidini battigi yerden bir türlü bulamayan
Asabi bozuk

Kababastan estikce esen
Zaten elimdesin diyarini kucaklanmis yangin yareler icinde gözleyen
Ahdinde avara dilinde suskunluk yüreginde kor
Daglara düsmüslügünü dertli sazlarla islik cala cala
Uyanmis ürpermis uzaklari sirtlandigi yüküyle
Tevegi sürgün vermeyen bahceleri ve baglari üzümsüz koruksuz