Mis kokuyorsun
Mis....
Biliyor musun ey hayat..!
Seni hiç bir aynanın sevda kuşlarınca resmetmediği
Şahsında ayın,
Gıyabında güneşin, her damlasında yağmurun...
Hafif soloda Gauk baloncuk
Gelen giden ip düzümü boncuklar ortaginda yesyenisine boncuk
Modern isgallerin en sona yakin uyarlamasi eski model carkita iskarta
Kesifler cagindan altina hucum eden hacli seferlere müjdecisine mücevher
Köle pazarlarinin en gözdesini bulmaya yola koyulmus Gaukluk gugukluk
Kavlak ciplak kamcilari kasiyip kamcilayan terastan
Olmaz mı?
Hemi de nasıl olur...
Ben bal gibi bile demiyorum çooook
Hiç bir mühüm yanı da yoktur
Yuvasını kurmalara yorulup üzüldüğümüzün
Topraktan üzre çiçek olursa hayat
İkisi de sen isen
Veren derdine dermanı gene kendi olan adsızın
O hançerden söz alarak geldim oturdum sofrana halim yavan
Dürüp sunduğun yufkaların bana afiyet ve şeker...
Hele de ne güzel ikramındır bilerekten aşkı bana yolladığın
Gül-i reyhan kokladığım yüreğimle
Hali yoluna koyalım derken
Hali yolundan hepten şaşırtıp
Çöküp oturuyor kendi kucağının dibine eriyip çözülen mum beyza...
Beyni siyahi algılara zindan işleyen bulandırılmışlıklarla
Bilinci köreltik, zihni yorgun, hayali aşınmış
Kabus elbiseli
Bahar alemler..
Dişil ve taptazeleri yadeden
Içten gelen gülmeler nedir,
Öğretir gibi düzgünce
Var ya papatya cinsi, karanfillli güllü bilmem neler
Bilmem nelerden
Mahkeme mi kaybettiniz?
Ufak iştir
Mal maşa mülke varınca ve mak-mülklenmeden başka
Hiç bir şey ile akıl gönül eğlendirip eğleşmediğiniz
Aybettiniz öyleyse
Aybettiniz
Hic kuskusuz
Kopunca yelkovan dizginsiz bir kucaktan
Düste görüp hayalde soran sessizligin siginagii bozarak
Etrafindan solmus cekilmis yarin denen bir yere
Yüzü lacivertle parlatilmis olsa bile bütün renkler yoksula bulanik
Düstügü hayretin dünyayi basina toplayan kargasasi gibi gam kederligin
Kum tanesi yahut tüy telegi kadar desen bile yok…!
Dün Hitlerin isaret edip kiskirttigi her kendinden saymadigini
….hic saniye bile sektirmeden teklifsiz…
Bugünse küresel kiyim cellatlarinin kumbara keyfi kumarbazligina
Kurdugu ölümün zulümün aksi tarafinda tepki verene
Aninda ve dakkasi dakkasina teklifsiz….
Topugunda toprak tütüp tozacak elbette baska ne sandin…
Dertli bir cigligi yüklenmis gönül heybelerinde sacin dökün gazele
Ucu derinlere dalmis hancer sizisi gibi efkara selam söyleyip
Her kivrildigi büküste yokusa dogru sürüklenip giden yolculuga ertesiz
Kervankirandan gece söndü diye sirtindaki yorgunu rüzgara söyleyip
Yeri saati bilinmeze göctüyse güz, estiyse dolanip geldigine bahar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!