Kaşıkla verip de çömçeyle alma;
Kimseyi açıkta ve aç bırakma!
Emekli, dul, yetim, işçi ve memur
Her zaman perişan ve hepten mağdur!
Ağza bal çalarak umutlandırma;
Yoktur sözüm
Sureti insan,
Yüreği nahif,
Vicdanı rahat
Olanlara!
‘Hak yemem!’ diyorsun, âlâ yiyorsun
‘Zulmetmem!’ diyorsun, pek ediyorsun
‘Öfkem yok!’ diyorsun, kuduruyorsun
‘Hırsım yok!’ diyorsun, var, biliyorsun!
Haklıyla haksızı bir görüyorsun
Devekuşu gibi kuma gömmüşsün
Başını, ardında kule örmüşsün!
Orada yılanlar cirit atıyor
Bayramlık ağzından salya akıyor!
Ateş olsan cirmin kadar yakarsın,
Halkına haksızlık ve zulümlerle
Kötüye destekle ve rüşvetlerle
Sınır ihlalleri ve dümenlerle
Pişkin dendiğinde akla Rus gelir!
Lider konumunda söylemleriyle
Akıllı geçinip herkesi salak
Yerine koyarak yücelemezsin;
Özüne saygıyı yitirip mutlak
Haddini bilmeden güçlenemezsin.
Akılsız görünen öyleleri var
Müstahak olmayan başa taş değmez,
Taş atan dost ise yorum gerekmez;
Dost durup dururken pek iğnelemez,
Dost diye bilinen kötülük etmez.
Kötülük herkesin harcı değildir,
Para pul gerekmez selam vermeye
Verilen selamı kabul etmeye.
İnancı olan hiç tereddüt etmez;
İnançsız olanın aklı pek ermez.
İnanç kulvarında yürüyen, koşan
Bazı durumlara akıl ermiyor
Çıkarı olmayan selâm vermiyor!
Herkeste bir telâş, bir koşturmaca
Hayat bir bilmece hatta bulmaca!
Elbet bir haslettir iyilik etmek,
Sanki A’dan Z’ye sıralanmışlar
Hepsi bir bünyede arkadaşmışlar
Duyan ve okuyan parmak ısırsın
Bu kadar sıfatı nasıl taşırsın!
Sıfattan sıfata elbet fark vardır




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!