Her zaman son olsun diyorum ama
Yazmaktan bir türlü kopamıyorum!
Çok yazan saçmalar diyorum ama
Kalemi bir türlü kıramıyorum!
Şiirde her telden çalarım ama
İki çeyrek asrı çoktan doldurdum;
Saçı ağarttım ve beniz soldurdum.
Allah’ın verdiği ömrü yaşarım;
Her dem şükrederim, O’na taparım.
Pek hızlı yürürdüm hatta koşardım;
Merak ediyorsan, biraz kafa yor;
Aklındır anahtar, yoksa işin zor;
Çözmezsen düğümü, seni derde kor;
Şuna buna değil, beni bana sor!
Selam almıyorsan, bir selam gönder;
Suret-i Hakk’dan geçinirsin
Lakin haksızlık ve zulümde
Süpersin!
Dürüstlükten dem vurarak
Mangalda kül bırakmazsın;
Yapılan yanlışlar doğruya çarpar,
Çarptıkça yanlışlar yan yola sapar,
İnsan beşer şaşar, yanlış da yapar;
Sütte leke var da kimde yok değil?
Dilenen özürler yerini bulur,
Tekelimde değil milliyetçilik
Ne Atatürkçülük, ne devrimcilik!
Temiz siyaset yap, yanma derdine;
Herkes için aynı, böyle biline!
Kimim, neyim diye düşünmek gerek
‘Yoksulun, ölünün, bir de paranın
Yüzü soğuk!’ derler, buna inanın.
Yoksul onurludur, hiç isteyemez;
Yağıyla kavrulur, ağlar, gülemez!
Yoksulun hâlini yoksullar anlar;
Özü sözü bir, içten hem de iyi niyetli
İnsanlar mutlak vardır, iş ki bulabilmeli
Arkadaş, dost olmaya pek güvenebilmeli;
Herkese açılıp da sırrını vermemeli!
Önce kendine güven güvenmek istiyorsan
Gözden göze yarar yoktur, bilirim
Bari birbirine zarar vermesin!
Etki varsa tepki vardır, bilirim
Dilerim muhabbet sona ermesin!
Saygı yoksa sevgi yoktur, bilirim
Vardır belki hakkın hâlinden şikâyete;
Kavuşmasın ömrün hüzünle nihayete…
Senin de canın var, elbet sen de insansın;
Aldırma her şeye, felekte baht utansın...
Azdır belki hırsın bir şeyler edinmeye;




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!