Yağmurun ritminde saklanan hüzün
Son sözünü söyle, düş pencereme
Yarin yüreğinden kalkan turnalar
Seher vakti konsa boş pencereme.
Her gün bakıp bakıp resmine
Sensiz yılladı İçimde mor kışlar
Maddede manasız sensiz bakışlar
Hatırlatır seni öter de kuşlar,
Mevsimde yazım seni çok özledim çok.
Bir gün gülerken görmedim seni
Rahmetin gözyaşları bu yağmur
vurur pencereme çisim çisim,
Ve içimde hep o isim...
Şimdi topluyorum bakışlarını
demet demet, çiçek çiçek
Nereye baksam hep senin izin.
Şakağımda kurşun gibi duran yar!
Ne sende Leylanın vefası
Ne bende Mecnunun sabrı var
Neylersin sarp dağların ardı kar!.
Yükledim yüreğimi sabahın hüznüne
Ümit dağlarında açan kardelenim,
meltemlerle esen nazlı çiçeğim.
Adını duyunca çarpar yüreğim,
Ölümsüzlüğün sırrını senden öğrendim,
Fani sevdalara nasıl göçeyim.
Ben derdimi yalnızca Rabbime arzederim!
Dualarımın gölgesinde kalır o an kederim.
O Rahim dokunmasa kanadıma derbederim.
Ötelerin ötesi var hey hat!
Sorarlarsa o soruyu ne derim?
Günahım mı sermayem, yoksa eserim?
İnsanlar tanırsın, ana gibi, yâr gibi
Gözünde büyüyen bir çınar gibi
insanlar tanırsın, içinde çağlayan bir pınar gibi
Aktırlar, berraktırlar; dağlara yağan taze kar gibi.
İnsanlar tanırsın yüce dağ gibi
ömrüne düşen gülistan, bağ gibi.
YÜREK ARŞİVİMDE KALAN MAHDUT ZAMANLAR
Seyahat etmeyi çok sevdiğim halde görevim icabı mahdut zamanlarda seyahat etme imkanım oluyor.
Orta halli Anadolu insanıyız aslında seyahate hayat kavgasından zaman ayıramıyoruz, taki bir fırsat kapımızı çalana kadar. Ben de öyle,Oğlumun Fethiye de okuması dolayısıyla izin alıp düştüm yollara. Çeşme Fethiye arası 7 saat ortalama. Çeşme İzmir arasını ezberledim dua gibi. Eski çeşme İzmir yolu hala işlediği halde siz otobanı tercih edersiniz eminim. Altı şeritli Muhteşem bir otobanda yolculuk yapmak harika, arabanız su gibi akıyor yolda adeta. Doğayı çok sevdiğim için hep etrafı göz kamerama hapsederek seyahat ederim.Çeşme İzmir arası çoğu yeşil maki bitki örtüsü olsa da urla sınırı boyunca doyurucu yeşilliğe çam ormanlarına rastlamanız mümkündür. Ve sonra mavi mendiliyle ege denizi sizi karşılar. Doyumsuz koylar seyredersiniz ve bir ömrünüz daha olsa gezseniz ege kıyılarını.
Fazla sözü uzatmadan izmirden fethiyeye uzanalım. İzmirden aydın istikametine doğru yola koyulunca Torbalı ilçesinden tatlı bir ovaya düşersiniz yemyeşil, bitkinin en doyurucu tonlarını keşfedersiniz. Sol sağ yanınızda uzanan sıra dağların eşliğinde İncirli ova, germencik gibi harika ilçeleri köyleri seyredip geçerek incirin anayurdu aydına düşersiniz. Gerçekten aydına yolunuz düşsün girer girmez incirin o baygın kokusunu alırsınız.
Aydından Muğla istikametine devam ederken sol yanınızda sıra dağların daha fazla yükseldiğini görürsünüz, dağlar size eşlik etmeyi bırakmaz hiçbir zaman. Muhteşem, bereketli topraklardan geçersiniz hep ekmek kokan, Anadolu kokan. Yunana kök söktüren Aydın efelerinin istiklal harbinden kalan seslerini duyarsınız, Çakırcalı Efenin sesini duyarsınız içinizden, rahmet okumadan geçemezsiniz.
Çine ve Yatağan gibi güzel mütevazi ilçelerden geçerek, bakir doğayı ve tarlalarında çalışan milletin efendilerini seyrederek Muğlaya ulaşırsınız.
Sevda denilen şey
Dört mevsimi bir mevsim yapan
Sökülmeyen nakıştı, o kadar.
Dönüşü olmayan bir yol
Düşler ülkesine akıştı, o kadar...
Sen duman duman içimde tüten gülsün
Ben ağlasam ne çıkar yeterki yüzün gülsün
Biliyorum sen baharda saklı bir gönülsün.
Hangi çiçeğin yüreğinde kaldı gözlerin.
Dağılır bir gün bu sis bu duman rüzgâr vururda



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!