En gözde meslek hırsızlık,
Ülkeyi soyan soyana,
Bir artı değer, arsızlık,
Haramla doyan doyana.
Bir tohumken kimler ekti toprağa?
Kimler verdi köklerine ilk suyu?
Şahit oldun şu Yalvaç’ta kaç çağa,
Ulu çınar, anlatsan da dinlesek!.
Yeşerdiğin, uç verdiğin mekânı,
Unuttuk sözleri, çiğnedik andı,
Kar yağışı sürdü bir yaz hatırla.
Köprüler yıkıldı, yollar kapandı,
Dertler mühürlendi, efsunlu sırla..
Verdiğim sözleri ben hiç aşmadım,
Güzel de, çirkin de umrumda değil.
Gönlüm arzuluyor derinden canım,
Sen beni hatırdan sildin ise sil.
Milyonlar muhtaçmış ekmeğe suya,
Umrunda mı dünya, dön kışlı yazlı.
Kaç anne kaç baba hasret uykuya,
Umrunda mı dünya, dön nazlı nazlı.
Sabahla uyanmak her nefes bir şevk,
Umut çiçeklerim yaşam sevincim.
Ne yeme, ne içme, ne başka bir zevk,
Umut çiçeklerim yaşam sevincim.
Her mevsim içimde büyür boy atar,
Sayar, sabır çatlatmayı meziyet,
Umutları büyütmeyen zamanlar.
Tuzak kurar, zulmü verir eziyet,
Umutları büyütmeyen zamanlar.
Gözde perde, gönüllerin kör sisi,
Koskocaman dünya hırs rüzgârında,
Savrulup duruyor, görmüyor musun?
Her millet, her devlet kendi kârında,
Kim kimi koruyor, görmüyor musun?
Beni terk edip gittin, çok mutsuzum sevdiğim,
Unutursun gidersin, hiç şüphesiz bilirim.
Ben'se seni sevmişim, ömür boyu severim,
Desen dönmeyeceğim, yinede hep beklerim.
Hepimizde biliriz, yalan bu dünya ama,
Nelere katlanırız, biz yaşama uğruna.
Severiz ayrılırız, kâhrederiz hayata,
Çatışır çıkarlarımız, gireriz boğaz boğaza.
Merhaba Özcan abi. :) kaleminize hayran kaldığımı belirtmek isterim. Kendinizi tanıttığınız bölümdeki yazıyı da ayrıca çok beğendim.